Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4771 Esas 2019/5300 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4771
Karar No: 2019/5300
Karar Tarihi: 12.12.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4771 Esas 2019/5300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

ICRA HUKUK MAHKEMESI tarafından verilen kararda, şikayetçinin icra takibindeki haczin kesin hacz olup olmadığı ile ilgili bir tartışma yaşanmıştır. Mahkeme, söz konusu hacizin henüz kesinleşmediği sonucuna varmış ve sıra cetvelindeki diğer alacaklıların süresinde itiraz etmemesi nedeniyle, şikayetçinin sırasının da kesinleştiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir. Şikayetçi vekili, karara itiraz etmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- İİK'nın 268. maddesi: İcra mahkemesi, tasfiyesi sırasında öncelikle alacaklılardan birinin istemi üzerine, ödenmesi lazım olan borçların tamamının ödenmesi için ne kadarlık bir teminat ve kefalet göstermeleri gerektiği belirlenirse, o alacaklı nezdinde teminat ve kefalet gösterenlerin ikametgah ve işyerleri ile alacaklıya bildirilen diğer adreslerin haczi için yetkilendirilir.
23. Hukuk Dairesi         2016/4771 E.  ,  2019/5300 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Şikayetçi vekili, müvekkilinin icra takibinin senede dayandığını, sıra cetvelinde ilk 2 sıradaki bankaların alacaklarının kredi sözleşmesine dayanan kesin olmayan taleplere ilişkin mahkemelerin teminat karşılığı vermiş oldukları ihtiyati hacizler olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, İİK"nın 268. maddesine dayanılarak davacının kesin haczine iştiraklerine karar verildiğini, bu işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini ve kesinleşme tarihleri esas alınarak yeniden sıra cetveli yapılmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.
    Şikayet olunan ... vekili, şikayetçi tarafından başlatılan icra takibinin kesinleşme tarihinin 25/04/2014 olmasına rağmen bu süre dikkate alınmadan 22/04/2014 tarihinde taşınmaza kesin haciz işlendiğini savunarak şikayetin reddini istemiştir.
    Şikayet olunan T.C. ... Bankası A.Ş vekili, şikayetçinin icra takibindeki haczinin kesin haciz olduğu iddiasının mesnetsiz olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ... İcra Müdürlüğünün 2014/735 esas sayılı dosyasında ödeme emrinin borçluya 14/04/2014 tarihinde tebliğ edildiğinden takibin 25/04/2014 tarihinde kesinleştiği, henüz 10 günlük ödeme süresi dolmadan ve takip kesinleşmeden şikayetçi alacaklı ..."ın 22/04/2014 tarihli haczinin geçersiz olduğu, her ne kadar, ilk 2 sıradaki şikayet olunan bankaların alacağı İİK"nın 100. maddesinde sayılan belgelere dayanmamakta ise de, şikayet olunan ... A.Ş"nin haczi 02/05/2014 tarihinde, şikayet olunan ... Bankası A.Ş"nin haczi 05/05/2014 tarihinde kesinleştiğinden sıra cetvelindeki sıralarının doğru şekilde tespit edildiği, icra müdürlüğünce, ortada geçerli bir haciz bulunmaması nedeniyle şikayetçi ..."ın paylaştırmaya dahil edilmesi hukuka uygun değil ise de, sıra cetvelindeki diğer alacaklıların sıra cetveline süresinde itiraz etmemesi nedeniyle bu alacaklının da sırasının kesinleştiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.