
Esas No: 2015/6561
Karar No: 2016/3595
Karar Tarihi: 29.03.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6561 Esas 2016/3595 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1 maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ve 500 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, elinde olduğunu söylediği bir adet LCD televizyonu satmak amacıyla katılana teklif ettiği, tarafların 400 TL bedel üzerinden anlaştıkları, sanığın katılana televizyonu teslim etmek üzere bir eve götürdüğü, parayı alan sanığın televizyonu getirmek üzere eve girdiği ancak geri gelmediği, katılan tarafından yapılan kontrolde sanığın evin arka kapısından kaçmış olduğu, bu şekilde kullanmış olduğu hile ile kendisine yarar sağlamak suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda,
Sanık savunması, katılan beyanları ve dosya kapsamı itibariyle sanığın söz konusu suçu işlediğine dair mahkûmiyet kararına ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık hakkında verilen 10 ay hapis cezasının kanuni sonucu olarak hükmedilmesi gereken 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın diğer temyiz istemlerinin reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 GÜN KARŞILIĞI 600 TL" ve "500 TL." ibarelerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", TCK"nın 62. maddesi ile 1/6 indirilerek 4 gün ve günlüğü 20 TL"den 80 TL ibarelerinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.