13. Hukuk Dairesi 2013/7786 E. , 2013/21958 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı kardeşine banka havalesi ile toplam 30.000.00.Euro gönderdiğini, davalının bu borcun 9.985.00.Euro" sunu ödediğini bakiyesini ödemediğini, davalı hakkında icra takibi yaptığını, davalının icra takibine haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemenin, davanın reddine dair 22.12.2010 tarihli kararının davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizce davacı yararına bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda itirazın iptali ile 37.012.40.TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek %6 yıllık faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki 2. ve 3. bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dairemizin 13.07.2011 tarih ve 2011/4534 Esas 2004/11443 Karar sayılı ilamı ile“..Dinlenen tanıklardan özellikle davacının ve davalının kardeşi ..... davacının davalıya borç verdiğini, borç miktarının yaklaşık 10.000.00.Euro" sunun itfa edildiğini, 5.000.00.TL" nın da davalı tarafından borcuna karşılık olarak kardeşinin kanser hastalığı nedeniyle gönderildiğini belirtmiştir. Bu tanığın ifadesi dosya içeriğine uygun olmakla, bu durumda davacıya HUMK 356. maddesi gereğince tamamlayıcı yemin yaptırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi...” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına
2013/7786 - 2013/21958
uyulmasına karar verilmiştir. Bu durum, davacı yararına usulü kazanılmış hak oluşturmuştur. Davacı, davalı aleyhine başlattığı icra takibinde 20.150.00.Euro asıl alacağın tahsili isteminde bulunduğundan mahkemece itirazın kısmen iptali ile ilgili karar verirken Euro üzerinden karar verilmesi gerekir. O halde mahkemece, davacının 30.000,00 Euro davalıya verdiği borcun, davalı tarafından 10.000,00 Euro ile birlikte 5.000.00.TL (ödeme tarihi itibariyle 2.579.50.Euro) ödendiği kabul edilerek bakiye 17.420.50 Euronun takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasaya 3678 sayılı yasa ile eklenen 4/a. maddesi uyarınca hükmedilen yabancı para alacağına Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden itirazın kısmen iptali ile bu bedel yönünden takibin devamına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde Türk Lirası cinsinden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-Davacının, icra takibini Euro üzerinden yaptığından takip tarihinden itibaren yıllık %6 faiz istemi ile ilgili olarak 3095 sayılı yasaya 3678 sayılı yasa ile eklenen 4/a. maddesi uyarınca hükmedilen yabancı para alacağına Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı gözönünde bulundurulması ayrıca mahkemece takibin Türk Lirası üzerinden devamına karar verildiğine göre faizinde buna uygun olarak belirlenmesi gerekirken mahkemece az yukarıda yazıldığı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bent gereğince hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 1.548,50 TL harcın davalıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.