17. Hukuk Dairesi 2015/2983 E. , 2015/11171 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 20/10/2014
NUMARASI : 2014/115-2014/224
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının işleteni ve sürücüsü olduğu 2011 model .... marka aracıyla 25/12/2011 tarihinde tek taraflı maddi hasarlı kaza yaptığını, kazanın karlı hava nedeniyle virajda meydana gelen gizli buzlanma sonucu davacının aracının direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana geldiğini, kazada davacının kusurunun bulunmadığını, kaza nedeniyle ekspertiz raporuna göre davacının aracında 171.067,21 TL. hasar oluştuğunu, davacı aracının kasko sigortasını yapan davalı şirkete hasar bedelinin ödenmesi için yapılan başvurunun, aracın alkollü kullanımı sırasında hasarın oluştuğundan bahisle reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 171.067,21 TL. hasar bedelinin kaza tarihinden işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının beyanına göre kazanın sabah saat 08:00"de meydana geldiğini, davacının alkol ölçümünün 2-3 saat sonra yapıldığını ve davacının 0,46 promil alkollü olduğunun saptandığını, bu durum karşısında davacının kaza anında en az 0,98 promil alkollü olduğunu, kazanın münhasıran alkolün etkisiyle oluşması ve sigorta genel şartları gereği, alkol etkisinde araç kullanımı nedeniyle oluşan hasarın sigorta teminatı kapsamında olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, toplanan delillere göre, sürücünün yasaklanan miktardan fazla alkollü olması nedeni ile tazminatın sigorta teminatı kapsamında bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 18.11.2013 tarih, 2013/15941 Esas, 2013/15980 Karar sayılı ilamı ile “Adli tıp Kurumundan alınan raporu düzenleyen heyette nörolog bulunmadığı gibi kazanın oluş
şekli, saati, yol ve hava koşulları vs. hususlar göz önüne alındığında kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana gelip gelmediği, kazanın oluşumunda başka unsurların etkili olup olmadığının tereddütsüz ortaya konulamadığı, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, nöroloji uzmanı ve trafik kusur uzmanı bilirkişi heyetinden belirtilen ilkeler ışığında rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince teşekkül ettirilen bilirkişi heyetinden alınan, yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı bilirkişi heyet raporu doğrultusunda hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.