Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6679
Karar No: 2013/11762

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/6679 Esas 2013/11762 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, 1473 sayılı parselin Hazine adına kaydedildiğini ve bu yerin kendilerine ait olduğunu iddia ederek tapu kaydının iptalini ve kendileri adına hisseleri oranında tescilini istemişlerdir. Dava sürecinde, 1474 sayılı parsel de dava konusu olmuştur. Bu parsel, orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması nedeniyle çekişmeli bir durumdadır. Uzman bilirkişi raporlarına göre, çekişmeli taşınmazın ormana sınırı bulunmamaktadır ve gerçek kişiler adına tespite esas alınan 916 parselin doğusunda yol, batısında dere bulunmaktadır. Bu nedenle, çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve zilyedlik yolu ile edinildiği belirlenmiştir. Sonuç olarak, mahkeme davacıların lehine karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak ise 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi ve Eski Medeni Kanun'un 581. yeni Medeni Kanun'un 640. maddesi gösterilmiştir.
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2013/6679 E.  ,  2013/11762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle süresinde olan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi gereği düşünüldü;

    K A R A R

    Davacılar vekili, 31.01.1989 tarihli dava dilekçesi ile Dibekli Köyü, 1473 sayılı parselin tesbitinin kayıt miktar fazlası olarak Hazine adına yapıldığını ve tesbitin 25.10.1984 tarihinde kesinleştiğini, oysa bu yerin kadimden beri kök murisleri ..."ın zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptalini ve davacılar adına hisseleri oranında tescilini istemiş, yargılama sırasında 1474 sayılı parseli dava ettiğini bildirmiştir.
    1474 sayılı parsel, 1982 yılında yapılan kadastro sırasında 927, 938, 939 ve 940 sayılı parsellere uygulanan Ekim 1335 tarihli 113 ve 114 numaralı 93.000 m² yüzölçümlü tapu kayıtlarının miktar fazlası olarak 12.05.1983 tarihli kadastro komisyonu kararıyla 8520 m² yüzölçümüyle tarla niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiş, daha sonra zemindeki yüzölçümünün 51880 m² olduğu, 1473 sayılı parselin yüzölçümü ile 1474 sayılı parselin yüzölçümünün ters yazıldığı belirlenerek idarî yoldan yapılan düzeltme ile 51880 m² olarak tapuya tescil edilmiştir.
    Mahkemece, davacı ... yönünden kesin süre nedeniyle davanın reddine, diğer davacılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, ... vekili tarafından hükmün temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16.10.2006 gün ve 3242 E. - 3255 K. sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Davanın, ölüm günü Medenî Kanunun yürürlük gününe rastlayan ve bu nedenle terekesi iştirak halinde bulunan ... terekesi adına vekilleri aracılığıyla açıldığı, yargılama sırasında vekilin vekillik görevinden çekildiğini bildirmesinin bu durumu değiştirmeyeceği ve eski M.K."nun 581. yeni M.K."nun 640. maddesine göre ... terekesine temsilci atanmasını gerektirmeyeceği, davanın açıldığı gün de tereke adına açıldığı ve dava koşulunun gerçekleşmiş olduğu dikkate alınarak delillerin toplanması ve işin esasına girilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Bozma kararına uyulduktan sonra, mahkemece davanın kabulüne, 1474 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline ve ... mirasçıları adına 2011/151 - 113 sayılı verâset ilâmındaki hisseler oranında tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesine göre 10 yıllık süre içinde zilyedliğe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede 30.04.2004 tarihinde ilân edilip, eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporlarına göre, çekişmeli 1474 sayılı parsel, her ne kadar dava dışı 927, 938, 939, 940 ve 1473 sayılı parsellere uygulanan Ekim 1335 tarihli 113 ve 114 numaralı 93079 m² yüzölçümlü, batısı orman okuyan tapu kaydının miktar fazlası olarak Hazine adına tespit edilmiş ise de, batı yönde, orman parselinden önce, gerçek kişiler adına tesbit edilip kesinleşen 916 parsel sayılı taşınmazın
    geldiği, 916 parselin tespitine esas alınan 216 numaralı vergi kaydının dahi doğusunun yol; çekişmeli taşınmaz yönünü gösteren batı yönünün ise, dere okuduğu; gerçekten de 1474 sayılı parsel ile 916 sayılı parsel arasından dere geçtiği ve derenin hem ormanla, hem de 916 sayılı parselle çekişmeli taşınmaz arasındaki bağlantıyı kestiği, bu durumda, çekişmeli taşınmazın ormana sınırının bulunmadığı, eski tarihli resmî belgelerde orman sayılmayan yerlerden olduğu, zilyedlik yolu ile taşınmaz edinme koşullarının da davalılar yararına gerçekleştiği belirlenerek yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 17.12.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi