Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2016/16159
Karar No: 2021/782
Karar Tarihi: 23.03.2021

Danıştay 2. Daire 2016/16159 Esas 2021/782 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/16159
Karar No : 2021/782

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Bakanlığı
VEKİLLERİ : Hukuk Müşaviri …
Hukuk Müşaviri …

DAVANIN KONUSU : Uzman doktor (Kadın Hastalıkları ve Doğum) olarak görev yapan davacı tarafından,
1- Eş durumu gözetilerek İstanbul iline atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 71. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası ve Eş Durumu Değerlendirme Sonuçlarının kendisiyle ilgili kısmının,
2- 26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin (02/03/2018 günlü, 30348 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik ile bu Yönetmeliğin adı "Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği" şeklinde değiştirilmiştir.) 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "beşinci fıkrası uygulanmaz." ibaresinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Davacı; eşinin İstanbul ilinde … Lojistik Uluslararası Taşımacılık Depolama Dağıtım ve Ticaret A.Ş.'nde demiryolu operasyon sorumlusu olarak görev yaptığını ve başka bir yerde çalışma imkanının bulunmadığını,
Eş durumu özrü kabul edilmeyerek 71. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası ile Hakkari Yüksekova Devlet Hastanesine atandığını,
Anayasanın "Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler" başlıklı üçüncü bölümünün 41. maddesi ile İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi uyarınca aile birliğinin korunması gerektiğini,
Hekimlerin atama ve yer değiştirmelerinde eş durumu mazeretine bağlı olarak yapılan uygulamalarda eşitlik ve hakkaniyet ilkelerine bağlı kalınmadığını, sağlık çalışanlarının stratejik personel şeklinde sınıflandırmaya tabi tutulması dahi hukuka aykırı iken, dava konusu Yönetmelik ile çifte standardın kapsamı genişletilerek aile birliği ve bütünlüğünü sağlama yükümlülüğü ve eşitlik ilkesinin hiçe sayıldığını,
Dava konusu düzenlemenin Devlet Memurları Kanunu'nun 72. maddesine aykırı olduğunu,
"Stratejik personel" kavramının, içeriği belirsiz bir kavram olduğunu, hangi kriterlere sahip kişilerin stratejik personel olduğunun belirli olmadığını, bir kişinin, stratejik personel olarak belirlenmesinin sadece idarenin takdirine bırakılamayacağını,
Davaya konu düzenlemede ve bu düzenlemeye dayalı olarak tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığını ileri sürmektedir.

DAVALI İDARENİN SAVUNMASI :
Davalı idarece; davacının uzman tabip unvanlı bir personel olması ve bu yönüyle Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği uyarınca, "stratejik personel" olarak kabul edilmesi nedeniyle eş durumu mazeretiyle atanma talebinin kabulünün mümkün olmadığı,
Dava konusu Yönetmeliğin, 657 sayılı Kanun'a ve 3359 sayılı Kanun'a uygun olduğu,
Devlet için Anayasal bir görev olan, sağlık hizmetlerinin tüm yurtta sunumunun önündeki zorluklar ve ihtiyaç durumu göz önüne alınarak Yönetmelik değişikliklerinin yapıldığı,
Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte 08/08/2016 günlü, 2016/9097 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yapılan değişiklik ile genel sağlık bakımından önemi haiz sağlık personeli hakkında Genel Yönetmelikten farklı usul ve esaslar belirlenebileceğinin kural altına alındığı, bu kapsamda davalı idareye, aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği hususunda genel yönetmelikten ayrışık düzenleme yapma yetkisi verildiği,
Devlet'e yüklenen sağlık hakkının korunması ödevi kapsamında getirilen düzenlemeler ile vatandaşlara etkin, verimli ve hızlı bir hizmet sunumu ile yükümlü olan bir kısım sağlık personelinin "stratejik personel" olarak belirlenebileceği,
Stratejik personel uygulaması ile zaman içinde sağlık hizmetlerinin sunumunun iyileştirildiği, hem daha iyi noktalara gelmek hem de gelinen noktayı korumak için uygulamanın devam etmesi gerektiği,
Davaya konu düzenlemede ve bu düzenlemeye dayalı olarak tesis edilen işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilmiş ve davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile değişik "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "beşinci fıkrası uygulanmaz." ibaresinin iptali istemine ilişkin olarak karar verilmesine yer olmadığı, davacının atanma istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemi yönünden ise davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
Bununla birlikte; Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 20. maddesinde, 03/06/2017 günlü, 30085 sayılı; 02/03/2018 günlü, 30348 sayılı; 09/02/2019 günlü, 30681 sayılı ve 16/01/2020 günlü, 31010 sayılı Resmi Gazeteler'de yayımlanan Yönetmeliklerle yapılan değişiklikler dikkate alınarak davacı tarafından idareye yeniden bir başvuru yapılabileceği ve davacının başvurusunun bu değişiklikler dikkate alınarak değerlendirmeye tabi tutulacağı açıktır.

DANIŞTAY SAVCISI : …

DÜŞÜNCESİ : Uzman doktor olarak görev yapan davacı tarafından, özel sektörde çalışan eş durumu gözetilerek İstanbul'a atanma istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 71. Dönem Devlet Hizmet Yükümlülüğü Kurası ve Eş Durumu Değerlendirme Sonuçlarının kendisiyle ilgili kısmı ile bu işlemin dayanağı olan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 20. maddesinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelikle değişik 6. fıkrasında yer alan ''beşinci fıkrası uygulanmaz'' ibaresinin iptali istenilmektedir.
Davalı idarenin süre iddiasına yerinde görülmemiştir.
Anayasa'nın 124. maddesinin davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan haliyle Başbakanlık, Bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerine kendi görev alanlarını ilgilendiren konularda yönetmelik çıkarma yetkisi verilmiştir. İdareler bu yetki çerçevesinde yönetmelik çıkarabilecekleri gibi, kamu hizmetinin daha etkin ve verimli yürütülmesi amacıyla yönetmeliklerde değişikliklerde yapabilirler. Yönetmeliklerin Anayasa, yasa ve hukukun genel ilkelerine aykırı hükümler içermemesi, öngörülen şekil şartına uyularak çıkarılması dışında, söz konusu düzenleme yetkisinin kullanılmasına kamu hukuku yönünden herhangi bir engel bulunmadığı açıktır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 2. maddesinde; "Bu Kanun, Devlet memurlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, ilerleme ve yükselmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler.", 72. maddesinde; "Kurumlarda yer değiştirme suretiyle atanmalar; hizmetlerin gereklerine, özelliklerine, Türkiyenin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartları yönünden benzerlik ve yakınlık gösteren iller gruplandırılarak tespit edilen bölgeler arasında adil ve dengeli bir sistem içinde yapılır." kuralına yer verilmiştir.
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun Ek 1. maddesinde; "Kamu kurum ve kuruluşlarının uzman tabip tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman, tabip, diş tabibi ve eczacı kadro ve pozisyonlarına yapılacak açıktan atamalar, açıktan atama izni alınmaksızın, mevzuatta öngörülen işlemlerin tamamlanmasından sonra gerçekleştirilir ve bunların yerleştirilmeleri Sağlık Bakanlığınca sınavsız ve kura ile yapılır. Kura ile yapılacak atamalara ilişkin usul ve esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Anılan Kanunun "Temel Esaslar" başlıklı 3. maddesinin (c) bendinde ise; "Bütün sağlık kurum ve kuruluşları ile sağlık personelinin ülke sathında dengeli dağılımı ve yaygınlaştırılması esastır. Sağlık kurum ve kuruluşlarının kurulması ve işletilmesi bu esas içerisinde Sağlık Bakanlığınca düzenlenir." hükmü düzenlenmiştir.
Bir hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı kuşkusuzdur. Normlar hiyerarşisinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunmakta ve daha sonra gelen kanunlar yürürlüğünü Anayasa'dan, yönetmelikler ise yürürlüğünü kanunlardan almaktadır. Dolayısıyla; bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün bulunmamaktadır.
19/04/1983 günlü, 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in 30/06/2014 günlü, 2014/6578 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla değişik "Aile Birliği Mazeretine Bağlı Yer Değişikliği" başlıklı 14. maddesinin, 1. fıkrasının, (d) bendinde; "memurun, kamu personeli olmayan eşinin, talep edilen yerde başvuru tarihi itibarıyla son iki yıl içinde 360 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olması halinde bu durumda olan eşin bulunduğu yere atanacağı" hükme bağlanmıştır.
01/09/2016 günlü, 29818 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 1. maddesi ile Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik'in 14. maddesine, "Genel sağlık bakımından önemi haiz sağlık personeli hakkında özel yönetmelikte düzenleme yapılması kaydıyla birinci fıkranın (d) bendi hükmüne ilişkin farklı usul ve esaslar belirlenebilir. " cümlesinin son fıkra olarak eklenmesiyle, istisna getirilerek, Sağlık Bakanlığının, atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde diğer kurumlardan farklı düzenleme yapmasına imkan tanındığı anlaşılmaktadır.
Anayasa'nın 2, 5, 17 ve 56. maddeleriyle kişilere, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme, hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürebilme hakkı tanınmış olup, Devlete de, herkesin maddi ve manevi varlığını geliştirmesi için gerekli şartları hazırlama, kişilerin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlama görevi verilmiştir. Kişilerin maddi ve manevi varlıklarını geliştirilebilmelerinin, mutlu ve huzurlu olabilmelerinin başlıca şartı, ihtiyaç duydukları anda sağlık hizmetlerine ulaşıp ihtiyaç duydukları oranda bu hizmetlerden yararlanabilmeleridir.
Devlet için bir görev, kişiler için de bir hak olan bu amacın gerçekleştirilmesinde, bu haktan yararlanmayı zorlaştırıcı ya da zayıflatıcı düzenlemeler Anayasa'ya aykırı düşer.
Anayasa Mahkemesi de, sosyal hukuk devletinin; "sağlık hizmetlerinden bireylerin yeteri kadar yararlanmasını sağlayan devlet" olduğunu kararlarında vurgulamış ve bu durumun, "insan hak ve özgürlüklerine saygı gösteren, kişilerin huzur, refah ve mutluluk içinde yaşamalarını güvence altına alan, kişi ile toplum arasında denge kuran, güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak sosyal adaleti gerçekleştiren" devlet olmanın bir sonucu olduğunu belirtmiştir.
Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelik ile değişik (m) bendinde; "Stratejik personel", "Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi mevzuatına göre uzman olmuş uzman tabip, uzman (TUTG), tabip, uzman diş tabibi, diş tabibi ve eczacı unvanındaki personel" olarak tanımlanmış olup, "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin aynı Yönetmelik ile değişik beşinci fıkrasında; "Kamu görevlisi olmayan eşinin, atanma talep edilen yerde başvuru tarihi itibarıyla son dört yıl içinde 720 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olması halinde, personelin yer değişikliği suretiyle ataması yapılır. Kendi adına çalışanlardan borçlarını yapılandıranlar ile atama talep edilen yer dışında sosyal güvenlik primleri ödenenlerden, atama talep edilen yerde iş yerinin faaliyette olduğunu ve bu işyerinde en az 720 gün çalıştığını belgelendirenlerin talepleri de değerlendirmeye alınır.", yine aynı Yönetmelik ile değişik altıncı fıkrasında ise; "Stratejik personelin yer değiştirme taleplerinde bu maddenin ikinci fıkrasının (c) bendinin birinci cümlesi ile beşinci fıkrası uygulanmaz." düzenlemelerine yer verilmiş, bu suretle; davalı idare personelinin kamu görevlisi olmayan eşlerine bağlı olarak aile birliği mazereti nedeniyle yer değişikliği konusunda Genel Yönetmelikle verilen ayrışık düzenleme yapma yetkisi kullanmıştır.
Stratejik personelin eş durumu nedeniyle atanma taleplerinde, dava konusu Yönetmeliğin kapsamında bulunan stratejik personel dışındaki diğer personele uygulanan yukarıda yer verilen kuralların uygulanmayacağının öngörülmesine ilişkin dava konusu düzenlemenin; Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (m) bendinde yer alan "stratejik personel" kavramının ortaya çıkarılış amacı olan, kısıtlı sağlık personeli kapasitesi içerisinde sağlık hizmetlerinin etkin bir planlama sistemi uygulanarak tüm vatandaşlara eşit bir şekilde sunulmasının sağlanması amacının gerçekleştirilmesine hizmet etmekte olması ve Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte yer alan ayrışık düzenleme yapma yetkisi de göz önüne alındığında, kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka uygun bir düzenleme niteliğinde olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda; dava konusu Yönetmelik hükmüne dayanılarak tesis edilen bireysel işlemde de hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi'nce; 25/08/2017 günlü, 30165 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen Geçici 15. madde uyarınca kaldırılan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu'nun dava ve icra takip işlerinin Sağlık Bakanlığına devredildiği görüldüğünden, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu hasım mevkiinden çıkarılıp davanın sadece Sağlık Bakanlığı husumetiyle incelenmesine karar verilip, (Mülga) Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun usule ilişkin itirazı yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY :
Uzman doktor (Kadın Hastalıkları ve Doğum) olarak görev yapan davacı tarafından, eş durumu gözetilerek İstanbul iline atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 71. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası ve Eş Durumu Değerlendirme Sonuçlarının kendisiyle ilgili kısmının ve bu işlemin dayanağı olan 26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "beşinci fıkrası uygulanmaz." ibaresinin iptali istenilmektedir.

İNCELEME VE GEREKÇE :
İlgili Mevzuat:
Anayasa'nın "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" başlıklı 56. maddesinde; "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir... Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler. Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getirir..." kuralı yer almaktadır.
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun "Temel Esaslar" başlıklı 3. maddesinin (c) bendinde; "Bütün sağlık kurum ve kuruluşları ile sağlık personelinin ülke sathında dengeli dağılımı ve yaygınlaştırılması esastır. Sağlık kurum ve kuruluşlarının kurulması ve işletilmesi bu esas içerisinde Sağlık Bakanlığınca düzenlenir." hükmü yer almıştır. Aynı Kanun'un "Bazı sağlık personelinin atanması" başlıklı Ek 1. maddesinde, "Kamu kurum ve kuruluşlarının uzman tabip, tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman, tabip, diş tabibi ve eczacı kadro ve pozisyonlarına yapılacak açıktan atamalar, açıktan atama izni alınmaksızın mevzuatta öngörülen işlemlerin tamamlanmasından sonra gerçekleştirilir ve bunların yerleştirilmeleri Sağlık Bakanlığınca sınavsız ve kura ile yapılır. Kura ile yapılacak atamalara ilişkin usûl ve esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." hükmüne, Ek 3. maddesinde ise; "İlgili mevzuata göre yurt içinde veya yurt dışında öğrenimlerini tamamlayarak tabip, uzman tabip ve yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman tabip unvanını kazananlar, her eğitimleri için ayrı ayrı olmak kaydı ile Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından hazırlanan İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında yer alan ..... Gün, Sağlık Bakanlığı veya Sağlık Bakanlığınca uygun görülen diğer kuruluşlarda Devlet memuru veya ilgililerin talebi halinde 10/07/2003 tarihli ve 4924 sayılı Kanuna tâbi sözleşmeli sağlık personeli olarak Devlet hizmeti yapmakla yükümlüdürler..." hükmüne yer verilmek suretiyle belirli şartları haiz hekimlere Devlet hizmeti yükümlülüğü getirilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Amaç" başlıklı 2. maddesinde; "Bu Kanun, Devlet memurlarının hizmet şartlarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, ilerleme ve yükselmelerini, ödev, hak, yüküm ve sorumluluklarını, aylıklarını ve ödeneklerini ve diğer özlük işlerini düzenler.", hükmü yer almakta olup, "Yer değiştirme suretiyle atanma" başlıklı 72. maddesinde, kurumlarda yer değiştirme suretiyle atanmaların, hizmetlerin gereklerine, özelliklerine, Türkiyenin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartları yönünden benzerlik ve yakınlık gösteren iller gruplandırılarak tespit edilen bölgeler arasında adil ve dengeli bir sistem içinde yapılacağı; aynı maddenin son fıkrasında da, yer değiştirme ile ilgili atama esaslarının Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle belirleneceği kurala bağlanmıştır.
657 sayılı Kanun'a dayanılarak çıkarılan ve 19/04/1983 günlü, 83/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 30/06/2014 günlü, 2014/6578 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla değişik "Aile Birliği Mazeretine Bağlı Yer Değişikliği" başlıklı 14. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan halinde; "Aile birliği mazeretine dayanarak yer değişikliği memurun;
a) Kamu personeli olan eşinin, kurum içi yer değiştirme suretiyle atanma imkânının olmaması veya mevzuatı uyarınca eşin zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulan bir görevde bulunması durumunda bu kapsamdaki eşin bulunduğu yere,
b) Eşlerin her ikisinin de aynı kurumda çalışıyor olması halinde, kurumun daha fazla hizmet ihtiyacı duyduğu yere,
c) Eşlerin farklı kurumda çalışıyor olması halinde kurumlar arasında gerekli koordinasyon sağlanmak suretiyle her iki kurumun da öncelikli hizmet ihtiyacının bulunduğu yere,
d) Kamu personeli olmayan eşinin, talep edilen yerde başvuru tarihi itibarıyla son iki yıl içinde 360 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olması halinde bu durumda olan eşin bulunduğu yere,
e) Milletvekili, belediye başkanı, muhtar veya noter olan eşlerinin bulunduğu yere,
atanması suretiyle yapılabilir.
Aile birliği mazeretine dayanarak yer değiştirme isteğinde bulunan memur, eşinin kamu kurum ve kuruluşlarında kamu personeli olarak çalıştığına veya atanmayı talep ettiği yerde eşinin başvuru tarihi itibarıyla son iki yıl içinde 360 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak halen çalıştığına ya da birinci fıkranın (e) bendinde sayılan görevlerde bulunduğuna ilişkin belgeyi kurumuna ibraz etmekle yükümlüdür. Ayrıca yer değiştirme başvurusuna, evlilik durumunu kanıtlayan belgenin de eklenmesi gerekir.
Genel sağlık bakımından önemi haiz sağlık personeli hakkında özel yönetmelikte düzenleme yapılması kaydıyla birinci fıkranın (d) bendine ilişkin farklı usul ve esaslar belirlenebilir." kuralına yer verilmiştir.
Aynı Yönetmeliğin "Özel Yönetmelikler" başlıklı 28. maddesinde; "Kurumlar bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde halen görevde bulunan memurların geçmiş hizmetlerinin bu Yönetmelik çerçevesinde nasıl değerlendirileceğini ve bu Yönetmeliğin çeşitli maddelerinde kurumlarca tesbiti öngörülen diğer hususları kapsayan özel Yönetmeliklerini Devlet Personel Dairesinden olumlu görüş alınmak sureti ile çıkarırlar. Özel Yönetmeliklerde bu Yönetmeliğe aykırı hükümler yer alamaz....", 30/06/2014 günlü, 2014/6578 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki Yönetmeliğin 12. maddesi ile eklenen Geçici 5. maddede de, "Kamu kurum ve kuruluşları bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yönetmeliklerini bu Yönetmeliğe uygun hale getirirler. Bu süre içerisinde kamu kurum ve kuruluşlarının yönetmeliklerinin bu Yönetmeliğe aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam edilir." düzenlemeleri yer almıştır. (Ek Yönetmelik 16/08/2014 günlü, 29090 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiştir.)
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun Ek 1 inci maddesi ve Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğe dayanılarak, sağlık hizmetlerinin yurt genelinde etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi için Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarında görev yapan sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfı personelinin atama ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla hazırlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği, 26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulmuştur.
Dava konusu işlem tarihi itibarıyla Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (m) bendinde, "Stratejik personel: Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi mevzuatına göre uzman olmuş uzman tabip, uzman (TUTG), tabip, uzman diş tabibi, diş tabibi ve eczacı unvanındaki personel" olarak tanımlanmış olup, "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 1. fıkrasında ise, eşlerin ikisinin de Bakanlık veya bağlı kuruluşlarda kamu personeli olması hali düzenlenmiş, devamında ise;
"(2) Eşlerin farklı kamu kurum ve kuruluşlarında kamu personeli olarak çalışması halinde;
a) Varsa eşinin kurumuyla yapılan protokol hükümleri uygulanır.
b) Eşleri, mevzuatı uyarınca zorunlu yer değiştirmeye tâbi olarak mülki idare amirliği, milli istihbarat, emniyet hizmetleri sınıflarından birinde görev yapanlar ile hâkim, savcı veya Türk Silahlı Kuvvetlerinde subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş veya uzman er olarak görev yapan personelin eşinin görev yaptığı yere ataması yapılır.
c) Yer değişikliği talebinde bulunan personelin eşinin görev yaptığı yerin kendi unvan ve branşında C veya D hizmet grubunda olması halinde eşinin görev yaptığı yere ataması yapılır. Aksi halde ilgili kurumla koordinasyon sağlanır. Eşinin görev yaptığı kurumun başka yerde teşkilatının bulunmaması, kadro veya mevzuatı açısından aile birliği mazeretine dayalı atanma imkânının olmaması halinde talebi değerlendirilir.
ç) Eşi, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu kapsamında kurulan üniversitelerde öğretim üyesi olanların ataması eşinin görev yaptığı yere yapılır.
...
(5) (Değişik:RG-30/9/2016-29843) Kamu görevlisi olmayan eşinin, atanma talep edilen yerde başvuru tarihi itibarıyla son dört yıl içinde 720 gün sosyal güvenlik primi ödemek suretiyle kendi adına veya bir hizmet akdi ile işverene bağlı olarak çalışmış ve halen çalışıyor olması halinde, personelin yer değişikliği suretiyle ataması yapılır. Kendi adına çalışanlardan borçlarını yapılandıranlar ile atama talep edilen yer dışında sosyal güvenlik primleri ödenenlerden, atama talep edilen yerde iş yerinin faaliyette olduğunu ve bu işyerinde en az 720 gün çalıştığını belgelendirenlerin talepleri de değerlendirmeye alınır.
(6) (Değişik:RG-30/9/2016-29843) Stratejik personelin yer değiştirme taleplerinde bu maddenin ikinci fıkrasının (c) bendinin birinci cümlesi ile beşinci fıkrası uygulanmaz." kurallarına yer verilmiştir.
Dava konusu düzenlemenin incelenmesi :
1-26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik, "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "beşinci fıkrası uygulanmaz." ibaresinin iptali istemine ilişkin olarak;
30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değiştirilen Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "Stratejik personelin yer değiştirme taleplerinde bu maddenin ikinci fıkrasının (c) bendinin birinci cümlesi ile beşinci fıkrası uygulanmaz." hükmünün, 02/03/2018 günlü, 30348 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmeliğin 13. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı tespit edildiğinden, bu isteme yönelik olarak davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacının iptalini talep ettiği bu kısma ilişkin düzenleme yürürlükte olmadığından, anılan düzenlemenin iptaline ilişkin istem hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
Ancak, dava konusu bireysel işlemin, tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre irdeleneceği; bireysel işlemin tüm hukuki sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmadığı sürece, anılan işlemin dayanağı olan düzenleyici işlemin sonradan yürürlükten kaldırılmasının, söz konusu bireysel işlemle ilgili olarak açılan davanın sonuçlanmasına engel oluşturmayacağı da açıktır.
Dava konusu bireysel işlemin incelenmesi :
Uzman doktor (Kadın Hastalıkları ve Doğum) olarak görev yapan davacı tarafından, eş durumu gözetilerek İstanbul iline atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 71. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası ve Eş Durumu Değerlendirme Sonuçlarının kendisiyle ilgili kısmının iptali istemi yönünden;
Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin, 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik altıncı fıkrası ile, stratejik personelin kamu görevlisi olmayan eşlerine bağlı olarak aile birliği mazereti nedeniyle yer değişikliği konusunda Genel Yönetmelikle verilen ayrışık düzenleme yapma yetkisi kullanılmış ve stratejik personelin bu haktan yararlanamayacağı kural altına alınmıştır.
Stratejik personelin eş durumu nedeniyle atanma taleplerinde, dava konusu Yönetmeliğin kapsamında bulunan stratejik personel dışındaki diğer personele uygulanan ve yukarıda yer verilen kuralların uygulanmayacağının öngörülmesine ilişkin düzenlemenin; Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (m) bendinde yer alan "stratejik personel" kavramının ortaya çıkarılış amacı olan, kısıtlı sağlık personeli kapasitesi içerisinde sağlık hizmetlerinin etkin bir planlama sistemi uygulanarak tüm vatandaşlara eşit bir şekilde sunulmasının sağlanması amacının gerçekleştirilmesine hizmet etmekte olması ve Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte yer alan ayrışık düzenleme yapma yetkisi de göz önüne alındığında, kamu yararı ve hizmet gerekleri bakımından hukuka uygun bulunması karşısında, davacının eş durumu gözetilerek İstanbul iline atanma istemiyle yaptığı başvurunun reddi yolunda tesis edilen işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Diğer taraftan; dava konusu bireysel işlemin hukuki denetimi yapılırken, bireysel işlemin dayanağı olan ve yürürlükten kalkan veya uygulanma kabiliyeti bulunmayan düzenleyici işlemin hukuki incelemesi yapılarak, bu düzenlemenin hukuka ve mevzuata aykırı olmadığı yönünde tespitlerde bulunulması halinde, yürürlükten kalkmasına veya uygulanma kabiliyetinin bulunmamasına bağlı olarak hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilen düzenleyici işlem nedeniyle, davalı idarenin, davada haksız çıkan taraf olarak kabulüyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasına olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Nitekim, benzer bir konudaki Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 06/04/2016 günlü, E:2015/234, K:2016/1432 sayılı kararı da bu yöndedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.26/03/2013 günlü, 28599 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 30/09/2016 günlü, 29843 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle değişik "Aile birliği mazeretine bağlı yer değişikliği" başlıklı 20. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "beşinci fıkrası uygulanmaz." ibaresinin iptali istemi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2. Davacının eş durumu gözetilerek İstanbul iline atanması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 71. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası ve Eş Durumu Değerlendirme Sonuçlarının kendisiyle ilgili kısmının iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,
3. Aşağıda dökümü yapılan …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Davalı idare tarafından yapılan …-TL posta giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davalıya iadesine,
5. Kararın verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na temyiz yolu açık olmak üzere 23/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi