Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/13400
Karar No: 2013/16886
Karar Tarihi: 28.11.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/13400 Esas 2013/16886 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/13400 E.  ,  2013/16886 K.

    "İçtihat Metni"

    ...

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacılar vekili dilekçesinde; müvekkilerinin murisi ..."ın 08.04.2009 tarihinde işveren....isimli işyerinde çalıştığı sırada kullandığı iş makinasının davalı .... ait elektrik akım tellerine değmesi nedeniyle elektrik akımına kapılarak vefat ettiğini, davalı ... Valiliğinin elektrik akım tellerinin riski nedeniyle ruhsat verilmemesi gereken işyerine ruhsat vermesi nedeniyle, davalı .... ise kum ocağının ruhsatına karşı çıkmadığı gibi bakım ve kontrol yükümlüğünü yerine getirmeyerek murisin ölümünden sorumlu oldukları gerekçesiyle fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla, her bir davacı için ayrı ayrı 2.500 TL manevi tazminat ile yine ayrı ayrı 50 TL destekten yoksun kalma tazminatı olmak üzere toplam 10.200 TL tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
    Mahkemece; üçlü bilirkişi kurulundan alınan 12.03.2013 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle,.....Yönetmeliğine göre 36.000 votluk enerji nakil hatlarının altından araç geçmesine elverişli köy ve şehir içi yollarda iletkenin yere mesafesinin 7 metre olması gerektiği, Medaş"a ait enerji nakil hattının kum ocağı faaliyetinden önce yapıldığı ve hat direklerinin boylarının normal olarak seçildiği,.... yaptığı çalışmalar neticesinde 7 metre olması gereken güvenlik mesafesinin 5,35 metreye düşürüldüğü, işverence çalışma ortamında işgüvenliği ile ilgili hiçbir uyarı levhasının kullanılmamış olmasının işverenin kusurundan kaynaklandığı, ölüm olayının meydana gelmesinde davalıların kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    ....


    Enerji nakil hattı sahibi bulunan davalı....tehlike arzeden bu yapı eserinin fena yapılmasından, bakım ve eksiklerinden sorumludur. Bu sorumluluk hukuki niteliği itibariyle kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluktur. Davalı ağır özen yükümlülüğü doğuran bir hizmet yürütmektedir. Yaptığı iş nedeniyle her türlü önlemi alması gerekir. Davalının sürekli gözetim ve denetim sorumluluğu bulunduğu kuşkusuzdur.
    Hukuk Genel Kurulu’nun 12.03.2003 gün ve .... sayılı kararında “…Yapım bozukluğu, bir inşaatın kötü yapılmasını, imal ve inşaat zamanında uyulması gerekli olan teknik kurallara uyulmamış olmasını ifade eder. Bir yapı eserinin maliki, bunların hiç kimse ve hiçbir şey için tehlike taşımayacak şekilde yapılmasını ve işlemesini garanti etmekle yükümlüdür. Bu nedenle, bir yapı eserinde herhangi bir yapım bozukluğu olmasa bile, ek güvenlik ve koruma tertibatının bulunmaması, yine de bir yapım eksikliği sayılır. Bakımsızlık ve koruma eksikliği ise, bir inşaatın kullanmaya uygun ve tehlikeleri önleyecek biçimde korunmamasını ifade eder. Bakım eksikliği biçiminde açıklanabilecek olan bu durum, yapının tamamlanmasından sonra ortaya çıkar. Yapının tamamlanmasından sonra kendini gösteren ek güvenlik tertibatı ihtiyacının giderilmemesi de bir bakım eksikliği…(....)…” olduğu belirtilmiştir.
    ....Yönetmeliği’nin 4, 44 ve 67. maddelerine göre ağır özen yükümlülüğü doğuran bir hizmet yürüten davalı .... yaptığı iş itibariyle her türlü önlemi almak gerekli güvenlik uzaklıklarına uymak, dava dışı şahıslar ya da kurumlarca güvenlik uzaklıklarının ihlal edilmesi halinde gerekli denetim ve koruma önlemlerini almakla yükümlüdür.
    Ancak; mahkemece; 12.03.2013 tarihli bilirkişi raporu hükme dayanak yapılmak suretiyle dava dışı, ..... yaptığı çalışmalar neticesinde 7 metre olması gereken elektrik akım tellerinin yerden yüksekliğinin 5,35 metreye düşürülmesi, işverence çalışma ortamında işgüvenliği ile ilgili hiçbir uyarı levhasının kulanılmamış olması nedeniyle, ölüm olayının meydana gelmesinde davalı .... kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi cihetine gidilmiştir. Yerleşik Yargıtay kararları ve yukarıda yapılan açıklamalar karşısında davacıların murisinin ölüm olayının gerçekleşmesinde davalı .... tamamen kusursuz olduğundan söz edilemez. Öte yandan tespit dosyasında alınan bilirkişi raporunda da davalı ..... denetim ve gözetim görevini yerine getirmediğinden sorumlu olduğu belirlenmiştir.
    Bu durumda mahkemece yapılacak iş; mahallinde üç kişilik bilirkişi kurulu heyetiyle keşif icrasıyla, bilirkişi raporları arasındaki çelişki(tespit raporu ile 12.03.2013 tarihli heyet raporu) giderilerek, davalı .... kusur oranı belirlendikten sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme yapan bilirkişi raporu esas alınarak davalı ....yönünden davanın tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir
    ....


    Diğer davalı ... hakkında verilen red kararının temyiz itirazına gelince: Davacılar, davalı Valiliğin ruhsat verilmemesi gereken işyerine ruhsat vermesi nedeniyle sorumlu olduğunu ileri sürerek, davalı Valiliğin hizmet kusuru niteliğindeki eylemine dayandıklarına göre bu tür isteklerin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince idari yargı yerinde tam yargı davası olarak ileri sürülmesi gerekir. Şu durumda, davalı Valilik hakkındaki dava yönünden, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek işin esasının incelenmiş olması doğru olmadığından karar bu nedenle de bozulmalıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    ....

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi