Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/10603
Karar No: 2021/1331
Karar Tarihi: 23.03.2021

Danıştay 10. Daire 2019/10603 Esas 2021/1331 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/10603
Karar No : 2021/1331

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- ...
2- ...
3- ...

VEKİLİ : Av. ...

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

TEMYİZ EDEN
DAVALI YANINDA (MÜDAHİL) : ...

VEKİLİ : Av. …

İSTEMLERİN_KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıların eşi ve annesi olan ...'nun Düzce Atatürk Devlet Hastanesi'nde yapılan bel fıtığı operasyonu sonrasında hayatını kaybetmesinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek eşi ... için 200.000,00 TL ve çocukları ... için 150.000,00 TL ve ... için 150.000,00 TL olmak üzere 500.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacıların birinci derecede yakını (eşi ve annesi) olan müteveffa 1956 doğumlu olan ve olay anında 59 yaşında olan ...'nun 20/11/2015 tarihinde belfıtığı ameliyatı sırasında müdahaleyi yapan beyin ve sinir cerrahı tarafından hastanın iki ana damarının kesilmesiyle oluşan damar yaralanmasına zamanında müdahale edilmemesi neticesinde ani ölümüyle sonuçlanan olayda hekim hakkında savcılıkta yürütülen soruşturma esnasında alınan Adli Tıp Üçüncü Üst Kurulu'nun ... tarih ve … sayılı kararında; "...kişinin ölümün vasküler yaralanmaya bağlı kanama sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin muayenesinin yapıldığı, ameliyat öncesi gerekli tetkiklerinin ve konsültasyonlarının yapıldığı, tanısının doğru konulduğu, tanıya uygun ameliyatın yapıldığı, ameliyat sırasında, ameliyat bölgesine anatomik olarak yakın komşuluk nedeniyle görülebilecek damar yaralanmasının bir komplikasyon olduğu; ancak, ameliyat sırasında meydana gelen ve anestezi seyrine uygun olmayan ani tansiyon düşüklüğünün nedeni olan damar yaralanmasını ameliyat esnasında kontrol etmeyen, dolayısıyla komplikasyona zamanında müdahalede bulunmayan Dr. ...'ün kusurlu olduğu, kişinin klinik durumu ve ölümüne neden olan damar yaralanmasının ağırlığı itibariyle, zamanında tanı konularak cerrahi müdahale yapılması durumunda da tablonun mortalitesinin yüksek olduğu, hekimin kusurlu eylemi ile kişinin ölümü arasında illiyet bağı bulunduğu" yönünde görüş verildiği, bu raporun taraflara tebliğ edilerek itirazlarının alınması akabinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğundan, istenmeyen sonucun ortaya çıkması neticesinde müteveffanın eşi ve çocukları olan davacıların duydukları elem ve ısdırabı kısmen de olsa hafifletmek ve zenginleşmeye yol açmayacak şekilde, olayın ağırlığını ortaya koyacak mahiyette takdiren davacılardan ... (ölenin eşi olup 1952 doğumlu) için talep olunan 200.000,00 TL tazminatın 60.000,00 TL'si; davacı ... (Ölenin çocuğu olup 1982 doğumlu) için talep olunan 150.000,00 TL tazminatın 50.000,00 TL'si; yine davacı ... (Ölenin çocuğu olup 1976 doğumlu) için talep olunan 150.000,00 TL tazminatın 50.000,00 TL'si olmak üzere toplam 160.000,00 TL manevi tazminat isteminin kabulü ile söz konusu tazminatın talep doğrultusunda davanın açıldığı 05/05/2016 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine, fazlaya dair tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu ... İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından, hükmedilen manevi tazminat miktarının olayın ağırlığını ortaya koymaktan uzak olduğu, davalı hazine avukatı ile temsil edildiğinden idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği ileri sürülmektedir. Davalı tarafından, Adli Tıp Kurumu raporunda zamanında tanı konulup tedaviye başlansa dahi mortalitesinin (ölüm riskinin) yüksek olduğunun belirtildiği, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalından alınan 09/02/2016 tarihli tıbbi mütalaada; ameliyat bitirildiğinde anestezi ekibince ani tansiyon düşmesi sonucu batında kanamadan şüphelenip genel cerrahisine ve kalp damar cerrahisine durum bildirilerek ameliyat yerinin açılmış olduğu, karındaki kan temizlenerek damarın onarıldığı, komplikasyon yönetiminde işlem basamaklarının doğru uygulandığı, fakat hastanın vefat ettiği, uygulanan işlemlerde kusur bulunmadığı yönünde görüş verildiği, tazmin şartlarının gerçekleşmediği ileri sürülmektedir. Müdahil tarafından, savcılık aşamasında alınan Adli Tıp Kurumu raporunun hükme esas alınamayacağı, yeni bir rapor alınması gerektiği, atanan soruşturmacı tarafından düzenlenen rapor ile haklarında soruşturma açılmadığı, tansiyon düşüklüğü nedeniyle ameliyatın sonlandırılmasından sonra anestezi ekibince bir süre takip edildiği, anestezi ekibince ani tansiyon düşmesi sonucu diğer hekimlere de haber verilerek zamanında müdahalede bulunulduğu, 25/11/2015 tarihli onam formunda bu durumun hasta yakınlarına bildirildiği onların da imzaladığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup, davacılar ve davalı yanında müdahil tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurularının reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde müdahile iadesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde taraflara iadesine, 23/03/2021 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi