
Esas No: 2021/646
Karar No: 2021/1538
Karar Tarihi: 23.03.2021
Danıştay 3. Daire 2021/646 Esas 2021/1538 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/646
Karar No : 2021/1538
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı/…
İSTEMİN KONUSU : …Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, müteveffa babasının kayıt dışı işçi olarak çalıştırıldığı ve gerekli incelemelerin yapılması sonucunda vergi kaçakçılığının ortaya çıkacağından bahisle 1905 sayılı Menkul ve Gayrimenkul Emval ile Bunların İntifa Haklarının ve Daimi Vergilerin Mektumlarını Haber Verenlere Verilecek İkramiye Hakkında Kanun kapsamında yaptığı ihbar üzerine … Vergi Dairesi Müdürlüğü çalışanlarının usul ve hukuka aykırı iş yapmaları nedeniyle bu hususun ortaya çıkarılmaması sonucunda uğranıldığı ileri sürülen zarara karşılık olmak üzere 3.000.000 TL manevi zararın faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davanın ihbar ikramiyesi ödenmemesine ilişkin … tarih ve E:… sayılı işlemden kaynaklanan bir tam yargı davası niteliğinde olduğu, davacının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12. maddesi kapsamında söz konusu işlemin iptali istemiyle dava açmadan doğrudan bu işlemden kaynaklı manevi zararının tazmini talebiyle dava açtığı dikkate alındığında, zarara yol açtığı iddia edilen işlemin tebliğ edildiği tarihi izleyen günden itibaren aynı Kanun'un 7. maddesinde öngörülen 30 günlük dava açma süresi içinde dava açılması gerektiği, söz konusu işlemin 07/01/2020 tarihinde tebliğ edilmesi ile 30 günlük dava açma süresinin 06/02/2020 tarihinde sona ermesine karşın, ... İdare Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçeyle 06/03/2020 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesiyle dava süre aşımı nedeniyle reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davanın süresinde açıldığı, hangi mahkemenin görevine girdiği hususunun, idare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen görev ret kararları üzerine, bölge idare mahkemesinin kararı ile tespit edildiği, söz konusu tespitin kendisinden beklenmesinin hakkaniyete uygun düşmeyeceği, başvurulacak yargı mercii veya idari makam ile başvuru süresi gösterilmeyen işleme ilişkin yazılı bildirim süreyi başlatmayacağından davanın süresinde açılmadığından söz edilemeyeceği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: İdare mahkemesinin görevinde olan davanın vergi mahkemesince incelenerek sonuçlandırılmasında hukuka uygunluk bulunmadığından, kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının; … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı ara kararıyla kabul edilen adli yardım talebinin, 6100 sayılı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrası uyarınca verilen hüküm kesinleşinceye kadar etkisini sürdürecek olması nedeniyle, temyiz dilekçesindeki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine gerek görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, müteveffa babasının sigortasız ve kayıt dışı olarak çalıştığını iddia ettiği … İnşaat Şirketinin hesap ve işlemlerinin 1905 sayılı Yasa kapsamınsa incelenmesi istemiyle … Vergi Dairesi Müdürlüğüne ihbarda bulunması neticesinde adı geçen şirket hakkında inceleme başlatılmayacağının bildirilmesi üzerine vergi dairesi müdürlüğü çalışanlarının usul ve hukuka aykırı iş yapmaları nedeniyle vergi kaçakçılığının ortaya çıkarılmaması sonucunda uğradığı manevi zararın tazmini için dava açtığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasının a bendinde, görev dışında bir işe bakılmış olması bozma nedenleri arasında sayılmıştır.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 5. maddesinin (1) işaretli fıkrasında, idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştay'da çözümlenecek davalar dışındaki iptal davalarını ve tam yargı davalarını çözümlemekle görevli olduğu belirtildikten sonra, aynı Kanun'un 6. maddesinde de vergi mahkemelerinin, genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları ve bu konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un uygulanmasına ilişkin davalar ile diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davaya konu manevi tazminat talebinin dayanağı ihbar olunan şirket hakkında vergi dairesi müdürlüğünce inceleme başlatılmaması olup, davacının henüz 1905 sayılı Menkul ve Gayrimenkul Emval ile Bunların İntifa Haklarının ve Daimi Vergilerin Mektumlarını Haber Verenlere Verilecek İkramiye Hakkında Kanunun uygulanmasını gerektiren ihbar ikramiyesi ödenmesine ilişkin bir talebini içermediği gibi vergi, resim harç veya benzeri mali yüküme ilişkin olmayan ve vergi ile bir bağlantısı bulunmayan uyuşmazlığın, 2576 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca genel görevli olan idare mahkemesinin görevinde olduğu sonucuna varıldığından vergi mahkemesince incelenerek sonuçlandırılmasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Her ne kadar dava, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, 2577 sayılı Kanunun 43. maddesine göre görevli mahkeme olarak tayin edilen .. Vergi Mahkemesince 2577 sayılı Yasanın 43. maddesinin 3. fıkrasında bölge idare mahkemelerinin görev ve yetki uyuşmazlıklarında vermiş oldukları kararların kesin olduğu kuralına dayanılarak incelenmişse de bu kesinlik; ilk derece yargılaması sırasında görev noktasında beliren uyuşmazlığın ortadan kaldırılması amacıyla öngörülmüştür. Bu kural temyiz merciine, idari yargı içindeki görev ve yetki sorununun temyiz incelemesi safhasında göz önüne alınmasını engelleyen nitelikte bir hüküm olarak yorumlanamaz. Nitekim, aynı Kanunun 49. maddesinin 1/a bendinde, görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, ilk sırada incelenecek temyiz sebebi olarak gösterilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararlarının görevli ve yetkili idari mahkemeyi belirleme konusundaki kesinliğin, temyiz safhasındaki incelemeye kadar sirayet ettirilmesi, görev ve yetki dışında bir işe bakılmasına dayanan temyiz incelemesini olanaksız kılacaktır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
3.Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/03/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.