Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2012/13692 Esas 2013/3561 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13692
Karar No: 2013/3561
Karar Tarihi: 28.02.2013

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2012/13692 Esas 2013/3561 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2012/13692 E.  ,  2013/3561 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından duruşmalı, olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 435/2. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava 26.11.2007 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu bedensel zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece davacının maddi ya da manevi tazminatı gerektirir bir zarara uğramadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacının tazminat istemlerinin reddine ilişkin karar isabetlidir. Ne var ki manevi tazminat isteminin reddi nedeniyle vekille temsil edilen davalı yararına avukatlık ücretinin takdirinde yanılgıya düşüldüğü, avukatlık ücretinin fazla takdir edildiği anlaşılmaktadır.
    Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3. maddesindeki düzenlemeye göre manevi tazminat isteminin tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunması gerekir. Hal böyle olunca da manevi tazminat isteminin tümden reddi nedeniyle davalı yararına maktu avukatlık ücreti yerine nispi avukatlık ücretine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 2. Bendinin tümüyle silinerek yerine;
    “2-Manevi tazminat isteminin tamamının reddolunduğu gözetilerek hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3. maddesine göre, avukat ile temsil edilen davalı yararına 1.200,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 28.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.