Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4605 Esas 2018/6663 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4605
Karar No: 2018/6663
Karar Tarihi: 18.12.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4605 Esas 2018/6663 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı banka ile sözleşme yaparak kefil olan davacı, bankanın dava açması üzerine borçlu olmadığını iddia etmiştir. Mahkeme, sözleşmenin kefalet limiti ve kefilin sorumlu olacağı miktarın yazılı olmadığını, borç miktarının da belirtilmediğini tespit etmiştir. Bundan dolayı davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı bankanın harçtan muaf olduğu kanun maddesi göz önünde bulundurulmadığı için hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 4603 sayılı Kanunun 4684 sayılı Kanunla değişik 4. maddesinin 2. fıkrası
- İlgili bankalarca kredi alacaklarının tahsili amacı ile yeniden yapılandırma süreci içerisinde açılmış ve açılacak dava veya takiplerle ilgili olarak harç muafiyeti getirilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2017/4605 E.  ,  2018/6663 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili,davalı banka ile dava dışı ... Bakkallar Gıda Tekel Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil San. Tic. A.Ş. arasında 18.01.2007 tarihli genel kredi sözleşmesi akdedildiğini, davacının sözleşmede kefil olduğunu, sözleşmenin davacı yönünden geçerli olmadığını, sözleşmede kefalet limiti olmadığı gibi tüm borçlular yönünden kredi sözleşmesinde bedel dahi bulunmadığını,davalının bu sözleşmeye dayanarak davacı aleyhine icra takibine geçtiğini, davacının sorumluluğu bulunmadığını ileri sürerek, sözleşmede kefalet limiti olmaması nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre, takibe dayanak yapılan genel kredi sözleşmesinin "Müşterek Borçlu ve Müşterek Müteselsil Kefalet Şerhi" başlığı altında davacının imzalamış olduğu sayfada kefalet limitinin ve sözleşmede kefilin sorumlu olacağı miktarın yazılı olmadığı, mevcut sözleşmede borç miktarı ya da tekeffül edilen borcun da yazılı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- 4603 sayılı Kanunda ... A.Ş., ... Bankası A.Ş., Tasfiye Halinde ... Bankası A.Ş. aleyhine açılan davalar bakımından harç muafiyeti getirildiğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, borcun kamu düzenine ilişkin olup re"sen gözetilmesi gerektiği, 4603 sayılı Kanunun 4684 sayılı Kanunla değişik 4. maddesinin 2. fıkrasında getirilen harç muafiyetinin, adı geçen bankalarca kredi alacaklarının tahsili amacı ile yeniden yapılandırma süreci içerisinde açılmış ve açılacak dava veya takiplerle ilgili olup, davalı ... Bankası"nın sözü geçen yasa hükmündeki muafiyetten yararlanmayacağı gözetilerek davalı aleyhine hüküm altına alınan tutar üzerinden nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken davalı bankanın harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.