Taksirle Öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/10382 Esas 2014/11403 Karar Sayılı İlamı

Tebliğname no : 12 - 2012/85914
Mahkemesi : Kayseri 4. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 08/02/2012
Numarası : 2011/506 -2012/61
Suç : Taksirle Öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık M.. I.. müdafii, sanık M.. A.. ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık M.. I.. müdafi, sanık M.. A.. ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;ancak;
Sanık M.. I.."nın sahibi olduğu firmaya ait, 1997 model tescilsiz iş makinesi kepçeyi sürücü belgesi bulunmayan sanık M.. A.."ya kullandırdığı sanığın olay gecesi, %75 dik iniş eğimli bölünmemiş cadde üzerinde, rampa aşağı seyri sırasında, direksiyon hakimiyetini kaybedip iş makinasını durduramayacağını anlayınca kovasını yere bırakıp, kepçesinin ön kısmında bulunan doldur boşalt yapan bıçak kısmını yere indirerek asfalt zemin üzerinde sağa yönelen 123 metre iz bırakıp, sağdaki elektrik direğine ön bıçak kısmı ile çarpıp, yoldan çıkarak, yolun sağındaki toprak ve boş alanda duran 58 yaşındaki yayaya çarpıp 5 metre sürüklemesi sonucu yayanın ölümüyle sonuçlanan olayda; dosya içeriğine göre kaza sonrası kepçenin olay yerinden otoparka götürülmesi sırasında kullanıcının ehil olması nedeniyle bir sorun yaşanmadığı, kepçe üzerinde yapılan incelemede de fren tertibatının kullanılabilir durumda olduğu kazanın tamamen sanıkların ehil olmamasından, sürücü M.. A.."nın aracın özelliklerini bilmediğinden meydana geldiği bu nedenle aracı ehil olmayan kişiye kullandıran sanık M.. I.. ile aracı kullanan sanık M.. A.."nın asli kusurlu olduklarının kabul edilmesine rağmen, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, faillerin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınmadan, asli kusurlu oldukları kabul edilen sanıklar hakkında adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik cezaya hükmolunması;
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 09.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.