İmar kirliliğine neden olma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/6391 Esas 2019/960 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6391
Karar No: 2019/960
Karar Tarihi: 10.01.2019

İmar kirliliğine neden olma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/6391 Esas 2019/960 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, imar kirliliğine neden olduğu iddiasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmıştır. Mahkeme, sanığın suç tarihinde yapılan imalatın yıkım işlemlerinin ilgili belediye tarafından gerçekleştirilmesi karşısında, gerekli incelemeler yapılmadan ve yetersiz gerekçelerle düşme kararı vermiştir. Ancak, yargılama giderleri konusunda hüküm verirken kanuna aykırı davranmıştır. Bu nedenle, temyiz edilen kararın vekalet ücreti ve yargılama gideri ile ilgili hüküm fıkralarının çıkarılması ve yapılan yargılama giderlerinin kamuya yüklenmesi şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 2863 sayılı Yasa
- TCK'nın 184/5. maddesi
- CMK'nın 325/1. maddesi
- 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi ve fıkrası
- 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi.
18. Ceza Dairesi         2018/6391 E.  ,  2019/960 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
    HÜKÜM : Düşme

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
    Mahkemece mahallinde yaptırılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre, dava konusu parselin 3. derece doğal sit alanı içinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, sanığın eyleminin 2863 sayılı Yasa kapsamında bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden ve suça konu imalatın yıkım işlemlerinin ilgili belediye tarafından gerçekleştirilmiş olması karşısında, sanığın TCK’nın 184/5. maddesindeki düzenlemeden faydalanabilmesi için, binanın yıkılması amacıyla belediyeye bir başvurusu olup olmadığı, yıkım masraflarını karşılayıp karşılamadığı ve sanığa yıkım masrafları açısından katılan ... tarafından bildirimde bulunulup bulunulmadığı araştırılmadan, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    CMK’nın 325/1. maddesi uyarınca, yalnızca cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, yargılama giderlerinin sanığa yükletileceği gözetilmeden, düşme kararı verilen sanık aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık ... müdafisinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye kısmen uygun olarak, vekalet ücreti ve yargılama gideri ile ilgili hüküm fıkralarının çıkarılarak yerine, “yapılan yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi biçiminde, HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.