Hukuk Genel Kurulu 2017/587 E. , 2017/563 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 28.05.2013 gün ve 2012/597 E., 2013/336 K.sayılı kararın temyiz incelemesinin davalı ... vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 28.11.2013 gün ve 2013/30060 E., 2013/29739 K. sayılı kararı ile;
(... Davacı, Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamındaki evini konut karşılığında davalıya devrettiğini, 4094 no.lu kıymet takdir komisyonu analiz raporunda bina ve müştemilat ile ağaç bedelinin yapı sınıfı 3 A olmasına rağmen “2B kabul edilerek 15.591,65 TL olarak eksik değer belirlendiğini belirterek, yapı sınıfının ve değerinin yeniden belirlenerek buna göre şimdilik ödenmeyen 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde, sözleşmede belirtilen bedelin mahsup edildiğini, ancak yapı sınıfının yanlış belirlendiğini belirterek yapı sınıfının bilirkişi tarafından yeniden belirlenerek buna göre ödenmeyen bakiye bedelin tahsilini istemiştir. Mahkemece, 2 1214-1215 no.lu analiz raporuna göre davacının alacağının 5.631,65 TL olduğunun kabulü ile taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davacı ile davalı arasında, davacıya ait taşınmazın kentsel dönüşüm projesi kapsamında davalıya devredilmesine dair sözleşme imzalandığı sabit olup, bu sözleşme özel hukuk hükümlerine göre geçerlidir. Bu sözleşmenin eki niteliğinde bulunan analiz raporu da geçerli olup, taraflar arasında ihtilaf konusu yapılmadığı da dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca taraflar arasındaki ihtilafın da sözleşme ve sözleşmenin eki niteliğinde bulunan analiz raporu esas alınarak çözümlenmesi zorunludur. Taraflar arasında düzenlenen 25.07.2008 tarihli sözleşmede, analiz raporu ile bina, müştemilat ve ağaçlar için belirlenen 15.591,65 TL"nin sözleşme bedelinden mahsup edildiği görülmektedir. Davacının analiz raporu kapsamında alması gereken 15.591,65 TL mahsup edilmiştir. Davacının sözleşme kapsamında alması gereken başkaca bedel bulunmamaktadır. Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken talep dışına çıkılarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir ...)
gerekçesi ile hüküm bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava sözleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Davacı vekili müvekkilinin Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamındaki evini konut karşılığında davalıya devrettiğini, bina ve müştemilat ile ağaç bedelinin yapı sınıfı 3-A olmasına rağmen 2-B kabul edilerek 15.591,65 TL eksik değer belirlendiğini, sözleşme tarihi 2008 olmasına rağmen 2006 yılı emsal değeri üzerinden ve aşınma payı da eksik düşülerek hesaplama yapıldığını ileri sürerek, yapı sınıfının ve değerinin yeniden belirlenip fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödenmeyen 1.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili davacıya ait evin betonarme yapı olduğu için zaten 3-A grubu yapılar içerisinde değerlendirildiğini, 2-B grubu yapı olarak hesaplama yapıldığı iddiasının yerinde olmadığını, yalnızca enkaz bedeli değil konutun metrekare birim fiyatının da 2007 tarihli analiz raporunda hesaba katıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının sözleşme ve ekindeki analiz raporuna göre eksik ödenen 5.631,65 TL’yi davalıdan isteyebileceği tespit edildikten sonra taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı ... vekilinin temyiz itirazları üzerine hüküm Özel Dairece yukarıda karar başlığında açıklanan gerekçelerle bozulmuştur.
Yerel Mahkeme önceki kararındaki gerekçeleri tekrarlamak suretiyle direnme kararı vermiştir.
Direnme kararı Davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık taraflar arasındaki kentsel dönüşüm projesi arsa ve tesis karşılığı konut sözleşmesi ve eki niteliğindeki komisyon raporu ile hak sahipliği değerlendirme formu çerçevesinde yapılan hesaplamada davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında uyuşmazlığın esasının incelenmesinden önce kentsel dönüşüm projesi kapsamında alınan analiz raporunda yapılan hesaplamanın hatalı olduğu iddiasına dayalı olarak açılan davada, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL alacak isteminde bulunulması ve Mahkemece davacının analiz raporunda belirlenen ve eksik ödenen 5.631,65 TL"yi talep edebileceği belirlendikten sonra taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olması karşısında davalı ... tarafından temyiz incelemesine konu edilen kararın miktar itibari ile temyizi kabil nitelikte olup olmadığı hususu ön sorun olarak tartışılmış olup, davanın temyiz incelemesi kesinlik sınırı altında olduğunun kabul edilmeyeceği sonucuna varılarak ön sorun oyçokluğu ile aşılmış, işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Somut olayda davacı vekilinin istemi kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde varılan anlaşmanın eki niteliğindeki analiz raporunda müvekkiline ödenecek bedelin belirlenmesinde hatalı hesaplama yöntemlerinin kullanılmış olması nedeniyle alacağın eksik şekilde tespit edildiği iddiasına dayalı olarak mahkemece yeniden usulüne uygun hesaplama yapılarak gerçek alacak miktarının tespit edilmesidir.
Ne var ki; mahkemece yeniden hesaplamaya ilişkin olarak herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, ilk celsede verilen karar ile davacının analiz raporunda tespit edilen 5.631,65 TL’yi istemekte haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne hükmedilmiştir. Oysa davalı ... Belediyesinin zaten tapu devri sırasında ödeneceğini beyan ettiği bu meblağ uyuşmazlık konusu değildir. Davacı alacağının bu meblağdan daha fazla olduğunu ileri sürmektedir.
Buna rağmen mahkemenin bilirkişi incelemesi yapmadan hatalı gerekçe ile verdiği kabul kararının davacı tarafından temyiz edilmemiş olması davalı yönünden usuli kazanılmış hak doğuracağından artık mahkemenin yeniden işin esasına girerek dava dilekçesindeki istem doğrultusunda araştırma yapması mümkün bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırıdır.
Sonuç itibariyle, direnme kararı bu değişik gerekçelerle bozulmalıdır.
S O N U Ç: Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda açıklanan değişik gerekçelerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.