Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/71
Karar No: 2019/9322
Karar Tarihi: 02.10.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/71 Esas 2019/9322 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi         2018/71 E.  ,  2019/9322 K.

    "İçtihat Metni"

    ... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10/12/2015 tarih ve 2015/371-2015/530 sayılı hükmün Dairemizin 05/10/2017 tarih ve 2016/8339-2017/9212 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

    KARAR

    Davacı, davalının gelini olduğunu, davalının evlendiği tarihten itibaren kendisine ait meskende ikamet ettiğini, bu meskeni satıp ... ilçesine yerleşme konusunda karar verdiğini, ancak bu kararın davalı ile oğlu arasında huzursuzluğa yol açtığını, davalının istemi üzerine ... ili, ... ilçesi, ... Merkez Mah, ... meevkiinde 18M-II Pafta, 263 ada 1 parselde bulunan 3 nolu bağımsız bölümü beğendiğini, taşınmazın 200.000,00 TL olarak satın alınmasında anlaşıldığını, davalının ısrarı üzerine taşınmazın davalı üzerine alınmasına karar verildiğini, kendisinin eğer ev davalı üzerine yapılırsa borç olarak vereceğini ifade ettiğini, bunun üzerine 125.000,00 TL"yi davalıya verdiğini ve kredi hesabında kefil olduğunu, taşınmazın davalı üzerine alındığını ve bedelinin ..."e ödendiğini, aradan kısa bir süre geçtikten sonra davalının kendisine ve ailesine karşı tutum ve davranışlarının değiştiğini, davalının oğluna boşanma davası açtığını, bu nedenlerle ... olduğu bedeli talep ettiğini, davalının buna itiraz ederek takibi durdurduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile 125.000,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren yasal faizi ile ödenmesine, davalının %40"tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiş; 11.03.2013 tarihli dilekçesi ile davasını ıslahla alacak davasına dönüştürerek 125.000,00 TL"nin 12.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacının dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi dikkate alındığında davasının 108.000,00 TL yönünden kabulü ile davalıdan ıslah tarihi olan 11.03.2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, taraflarca temyiz edilen karar; Dairemizce ‘‘...gerekçede tefhim edilen hükme aykırı hüküm kurularak gerekçe ile gerekçeli kararın hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması ...’’gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın 118.000,00 TL yönünden kabulü ile davalıdan ıslah tarihi olan 11.03.2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; davalının temyizi üzerine hükmün oyçokluğuyla onanmasına karar verilmiş, davalı taraf karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Davacı eldeki dava ile gelini olan davalının maliki olduğu konutun, davalının oğlu ile ikamet etmesi için satın alındığını, konutun satın alınması için kendisinin 125.000,00 TL borç verdiğini, konutun satın alınmasının akabinde davalının tutum değiştirerek oğluna boşanma davası açtığını, kendisine ve ailesine suç teşkil eden eylemlerde bulunduğunu ileri sürerek, borç olarak verildiği iddia edilen 125.000,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiş; davalı, kayınpederi olan davacının kendisine borç vermediğini, kendisinin yıllardır bankada çalıştığını, birikimleri ve banka kredisi ile evi satın aldığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; tarafların gelin-kayınpeder olması dikkate alınarak HMK"nın 203. maddesi kapsamında dinlenen tanık beyanları, davacının dava konusu evin davalı tarafından satın alınmadan iki gün önce kendisine ait konutu satmış olması, davacı ile dava konusu konutun eski maliki olan ... arasında imzalanan adi yazılı belge ile evin 200.000,00 TL karşılığında davacıya satılacağının kararlaştırıldığının anlaşılması gerekçesiyle davanın 118.000,00 TL yönünden kabulüne karar verilmiş ve karar dairemizce oyçokluğuyla onanmıştır.
    Davada ispat yükü borç verdiğini iddia eden davacı taraftadır. Bu kapsamda dosyaya sunulan, 25.03.2010 tarihli alıcı sıfatıyla davacı ve satıcı sıfatıyla dava dışı ... arasında düzenlenen adi nitelikteki satış sözleşmesinin, davalının sözleşmede taraf olmaması nedeniyle davalı bakımında hüküm ve sonuç doğurması mümkün değildir. Diğer yandan tanık sıfatıyla dinlenen ..."ün alınan ifadesinde ilgili adi yazılı satış sözleşmesini doğrular şekilde kesin bir beyanda bulunmamıştır. Mahkeme tarafından beyanları hükme esas alınan tanıklardan ..."in davacının oğlu ve davalının eşi, diğer tanık ... davacının damadı olup, davalının evin alımından kısa zaman sonra boşanma davası açması yine taraflar arasında ceza mahkemesi tarafından verilen mahkümiyet kararı ile sonuçlanan hadiselerin yaşanması nedeniyle dinlenen davacı tanıklarının beyanlarına da itibar edilmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekirken zuhulen onandığı anlaşılmakla davalının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 05.10.2017 tarih ve 2016/8339 Esas, 2017/9217 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile, Dairemizin 05.10.2017 tarih ve 2016/8339 Esas, 2017/9217 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02/10/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi