![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/3990
Karar No: 2022/3839
Karar Tarihi: 21.04.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3990 Esas 2022/3839 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2021/3990 E. , 2022/3839 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine, HMK'nin 352. maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak suretiyle karar vermesinin ardından davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesince 04.11.2019 tarihinde ek karar ile temyiz talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekilinin ek kararı temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Uygulama kadastro çalışmaları sırasında Antakya İli Odabaşı İlçesi 1763 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 23.698,39 m2, Antakya 1. Mıntıka 1977 ada 15 parsel sayılı taşınmaz 809,64 m2, Antakya Üçgedik Mah. 806 parsel sayılı taşınmaz 8.677,00 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava konusu 1763 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mesahası 23.698,39 m2 olarak tespit edilmiş ise de, gerçekte bu mesahanın 23.721,00 m2 olduğunu, Antakya 1. Mıntıka 1977 ada 15 parsel sayılı taşınmazın mesahası 809,64 m2 olarak tespit edilmiş ise de, gerçekte bu mesahanın 817,00 m2 olduğunu, yine Antakya Üçgedik mah. 806 parsel sayılı taşınmazın mesahası 8.677,00 m2 olarak tespit edilmiş ise de, gerçekte bu taşınmazın mesahasının 8.698,00 m2 olduğunu, parsellerdeki azalmanın davalı ... ile müşterek malik oldukları taşınmazlarda davalı payı lehine artışa sebep olduğu bu nedenle uygulama kadastrosu sırasında yapılan hata nedeniyle taşınmazlarda meydana gelen azalmanın kendi payına ilave edilerek eski hale getirilmesi istemiyle dava açmıştır.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamada husumet yöneltilmesi gereken davalının davacıya ait taşınmazda eksilmeye ya da sınır değişikliğine sebep olan komşu parsel malikleri olduğu gerekçesiyle husumetten reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddi ile HMK'nin 352. madde uyarınca miktar itibariyle kesin olduğu belirtilerek karar verilmiş, davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesince 04.11.2019 tarihinde ek karar ile temyiz talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili bu kez ek kararı temyizi etmiştir.
Anayasa'nın 36. maddesinin 1. fıkrası uyarınca herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ... davalı olarak iddia ve savunma ile ... yargılanma hakkına sahiptir. Mahkemeye erişim ..., Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde de herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme ... güvence altına alınmıştır. Buna göre, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma ..., ... yargılanma ... kapsamındadır.
28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi ile "Kadastro Mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir." hükmü getirilmiştir. Hükmün gerekçesinde belirtildiği üzere, bu madde ile söz konusu davaların miktar veya değerine göre istinaf veya temyiz yoluna tabi olup olmadığıyla ilgili uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan ... yargılanma ... kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma ..., hukuk güvenliği ile hukuki belirlilik ilkesi, 28.07.2020 tarihli ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarih, 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilci olarak uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği de gözetildiğinde 22.10.2019 tarihli karara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği kabul edilmelidir.
Yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri ışığında, Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının kaldırılarak, temyiz talebinin esastan incelenmesine geçildi.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 44,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 36,30 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına 21.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.