Kasten yaralama - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13645 Esas 2019/935 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/13645
Karar No: 2019/935
Karar Tarihi: 09.01.2019

Kasten yaralama - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/13645 Esas 2019/935 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkemede kasten yaralama ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak davaya katılma konusunda sıkıntı yaşanmıştır. Sanık hakkında başka nedenler görülmediği için temyiz isteği reddedilmiştir. Ancak, hükmün bozulması gerektiği belirtilmiştir. Çünkü kasten yaralama suçu uzlaşma kapsamında olduğundan, uzlaşma hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmemiştir. Ayrıca, görevi yaptırmak için direnme suçunda sanığın hangi eylemleri gerçekleştirdiği tartışılmadan hüküm kurulması ve temel cezanın ağırlığına uyulmayarak belirlenmesi nedeniyle kanuna aykırı bir karar verilmiştir. Bu nedenle hükmün bozulması ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesi gerektiği kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesi (kasten yaralama suçu)
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253/1, 253 ve 254. maddeleri (uzlaşma hükümleri)
- Türk Ceza Kanunu'nun 265. maddesi (görevi yaptırmak için direnme suçu)
- Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesi (ceza ölçüsü)
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 326/son maddesi (yeniden y
18. Ceza Dairesi         2016/13645 E.  ,  2019/935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Kasten yaralama, görevi yaptırmamak için direnme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, müşteki sanık ..."in yargılama safhasında sanık ..."den şikayetçi olduğunu beyan etmesine rağmen, katılma yönünden hüküm kurulmadan yargılamaya devam olunması ve müşteki vekilinin temyiz dilekçesinin kapsamı da dikkate alındığında, katılma iradesinin ortaya koyulmuş olması nedeniyle, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılan, avukatının da katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek, dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- TCK"nın 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçunun, CMK"nın 253/1. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamında kalması nedeniyle anılan Kanunun 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanık ..."in hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü göz önüne alındığında, yargılamaya konu olayda sanık ..."in özel güvenlik görevlilerine karşı hangi eylemleri gerçekleştirdiğinin kabul edildiği, bunların ne surette direnme suçunda aranan cebir veya tehdit unsurlarına vücut verdiği, hangi kanıtlara dayanılarak hüküm kurulduğu tartışılıp gösterilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3- Sanık ... hakkındaki görevi yaptırmamak için direnme suçunda, TCK’nın 61. maddesindeki ölçütler ve aynı Kanunun 3. maddesindeki “fiilin ağırlığı ile orantılı ceza verilmesi ilkesi” çerçevesinde somut olay açıkça irdelenerek, sanık hakkında temel cezanın saptanması gerektiği gözetilmeden ve ayrıca mağdurların yargılama aşamasında şikayetten vazgeçtiği de dikkate alındığında, temel cezanın hakkaniyet ölçülerine uyulmayarak alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi,
    Kanuna aykırı, katılan sanık ... müdafinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken katılan sanık ... yönünden aleyhe temyiz olmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.