20. Hukuk Dairesi 2016/12556 E. , 2019/3152 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişi 30.10.2009 tarihli dava dilekçesiyle, kullanıcılarının tesbiti için 2924 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastroda zeytinlik vasfındaki .......parsel sayılı taşınmazın kendisinin kullanımında olduğunu belirtilerek, Hazine adına tesbit edildiği, ancak, yörede 2009 yılında yapılan 2/B uygulamaları sırasında zilyet olunan yerler belirlenirken, kendi kullanımındaki yerler arasında 624 sayılı parselin belirlenmediği, bunun üzerine konuyu tapu müdürlüğünden araştırdığında, bu parselin 14.10.2000 tarihinde.....satıldığını ve onun da aynı gün muvazaalı olarak bu yeri davalıya sattığını öğrendiği, ...... tarafından bu yerin geçmişte hiç kullanılmadığı, yapılan satışın kanuna aykırı olduğu, bu taşınmazı tapuda satın almış görünen ...’ın çekişmeli taşınmazı hiç kullanmadığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26/11/2013 tarihli ve 2013/9054 – 10760 E.K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "......) 2924 sayılı Kanun hükümlerine göre 1992 yılında yapılan ve 26.11.1992 ila 28.12.1992 tarihlerinde ilân edilerek kesinleşen kadastroda 624 parsel sayılı 5752 m² yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde..... ..... 1989 yılından beri kullanımında olduğu şerhi ile Hazine adına tesbit edilmiş, vaki itiraz üzerine...... sayılı Kanunun bazı maddelerini değiştiren 3763 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesinin 30.03.1993 gün 1992/48-14 sayılı kararı ile iptal edildiği” gerekçesiyle verilen 14.04.1994 gün 1992/356-1976 sayılı kararı ile, çekişmeli parselin beyanlar hanesinde yer alan zilyetlik şerhinin iptaline karar verilerek Hazine adına tapuya tescil edilmiş, 2924 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulan Hak Sahiplerini Tesbit Komisyonunca hak sahibi olarak belirlenen..... 14.04.2000 tarihinde 9.778.400.000.-TL bedel karşılığında satılmış ve bedeli tahsil edilerek devir edilmiş, ..... tarafından da 21.04.2000 tarihinde davalı ... ....’a satılarak tapu sicilinde mülkiyet aktarımı yapılmıştır.
Mahkemece, davalı gerçek kişinin tapu siciline güvenerek satın aldığı ve iyiniyetli olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, HMK"nın 165/1 maddesi “Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukukî ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir” hükmü
.........
uyarınca tapu sicilinin oluşumuna ilişkin 2924 sayılı Kanun uyarınca kurulan komisyon tarafından yapılan satış işleminin iptaline ilişkin ......sayı ile açılan davanın sonucunun, bu davayı etkileyecek olması nedeniyle bekletici mesele sayılması” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 1947 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve 2924 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibine satılan parselin tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp 1947 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 numaralı Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 4 numaralı ekipçe yapılıp 24.03.1976 tarihinde, itirazlar incelenerek sonuçları 7 numaralı Komisyonca 06.04.1983 tarihinde ilân edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1988 yılında yapılıp, 15.06.1989 tarihinde ilân edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece bozmaya uyularak bekletici mesele sayılan satış komisyonu işleminin iptali davasında.........sayılı kararıyla taşınmazın Hazine adına kayıtlı iken şahsa satıldığı, satış işlemlerinin de zilyetlik üzerinden değil, hak sahipliği üzerinden yapılmasının yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olduğu gerekçesiyle davacı kişinin davasının reddine dair verilen kararın Danıştay 8. Dairesince 28/12/2015 tarihinde 2012/1929 E. - 2015/12913 K. sayılı ilamı ile onandığı ve kesinleştiği belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ..."a yükletilmesine 06/05/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.