17. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4389 Karar No: 2020/3228 Karar Tarihi: 08.06.2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4389 Esas 2020/3228 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu bir trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davası. Davacı, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın kazasında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL. maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ise, ibradan sonraki 2 yıl içinde açılmayan davanın zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Mahkeme, davanın kabulü ile 8.507,66 TL. tazminatın 16.07.2010 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir. Davalı vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Kararda KTK'nun 111/2. maddesindeki 2 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanma imkanının bulunmadığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri: KTK'nun 111/2. maddesi.
17. Hukuk Dairesi 2019/4389 E. , 2020/3228 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve malul kaldığını, alınan raporla maluliyetinin %18 olarak saptandığını, davalıya yapılan başvuru üzerine 5.305,00 TL. ödeme yapılmışsa da bu bedelin gerçek zararı karşılamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL. maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 11.12.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 8.507,66 TL"ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davaya konu talep nedeniyle 16.07.2010 tarihinde davacıya 5.305,79 TL. tazminatın ibraname karşılığı ödendiğini ve poliçeden doğan sorumluluklarının son bulduğunu, ibradan sonraki 2 yıl içinde açılmayan davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 8.507,66 TL. tazminatın 16.07.2010 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davalının ödeme yaptığı maluliyet ile mahkemenin hüküm altına aldığı tazminata ilişkin maluliyet farklı nedenlere dayandığından, KTK"nun 111/2. maddesindeki 2 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanma imkanının bulunmamasına ve aynı sebeple, davalının önceki ödeme tarihindeki verilere göre hesap yapılmayışında bir usulsüzlük görülmemesine; davacının kazadan kaynaklanan maluliyet oranının, konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından belirlendiği raporun ve tazminat hesap raporunun hükme esas alınmış olmasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 435,86 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 08/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.