20. Ceza Dairesi 2019/1942 E. , 2020/3554 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : ESKİŞEHİR 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1-Sanığın uyuşturucu madde sattığı iddia olunan ... ve ..."in üzerlerinden uyuşturucu madde bulunduğu olaylara ilişkin olay tutanaklarının dosya arasında bulunmadığı anlaşılmakla hükme esas alınan belgelerin aslı veya onaylı örneğinin dosya içinde bulundurulmaması suretiyle CMK’nın 169. maddesine aykırı davranılması,
2-Adli Tıp Kurumu Bursa Gurup Başkanlığı Kimya İhtisas Dairesi"nce tanzim olunan 07/02/2014 tarih, Kimya-463-N-129 ve 07/02/2014 tarih, Kimya-474-N-124 numaralı uzmanlık raporlarında; ele geçirilen maddenin AB FUBINACA olduğu, 25/01/2014 tarih ve 28893 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan 16/12/2013 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile 2313 sayılı uyuşturucu maddelerin murakabesi hakkındaki kanun kapsamına alındığının bildirildiği, maddenin suç tarihinde 5237 sayılı TCK’nın 188. maddesinin 4. fıkrasında, 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’da, 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun’da, Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesi’nin 1 ve 2 numaralı cetvellerinde, 2313 ve 3298 sayılı Kanunların verdiği yetki uyarınca çıkarılan Bakanlar Kurulu kararlarında sayılan uyuşturucu veya uyarıcı maddeler kapsamına alınmasına rağmen söz konusu Bakanlar Kurulu"nun 16/12/2013 tarih ve 2013/5742 sayılı kararının suç tarihinden sonra 25/01/2014 tarih ve 28893 sayılı Resmi Gazete"de yayınlandığı, maddenin suç tarihi itibari ile TCK 188/3. maddesi kapsamında kalmadığı anlaşılmakla; söz konusu raporun varsa ele geçirilen madde ile birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu"na gönderilerek söz konusu maddenin “uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran madde" olup olmadığı hususunda rapor alındıktan sonra TCK"nın 188. maddesinin 6. fıkrasında düzenlenen “uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddenin ticaretini yapma” suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak, sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Kabule göre de;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 30.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.