MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : 1)Sanık ... hakkında; TCK’nın 158/1-e, 62/1 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2)Sanık ... hakkında; TCK’nın 158/1-e, 39, 62/1, 51/1-3 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, katılan kurum vekili ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, davaya katılmasına karar verilen... ..., katılan yerine müşteki olarak gösterilmiş ise de, bu hususun mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ...’nin, vefat eden kardeşinin cenazesi nedeniyle geldiği... ili, ... ilçesinde bulunan köyün yollarının kar nedeniyle kapalı olması üzerine...’dan ikamet ettiğ...iline gidebilmek amacıyla hasta olduğunu beyan ederek 112 acil servisini arayıp ambulans talep ettiği, diğer sanık ...’in de 112 acil servisi arayıp acil servis görevlilerinden sanık ... için ambulans getirilmesini isteyerek sanık ...’ye yardımda bulunduğu, sanık ...’nin köye gelen ambulansla ... Devlet Hastanesi"ne gitmeyi kabul etmeyip... iline gitmek istediği, akabinde ... Devlet Hastanesi’ne gitmeye ikna olduğu, ancak hastanede yapılan tetkikte acil tedavi gerektiren herhangi bir rahatsızlığı olmadığının anlaşıldığı, sanık ...’nin hileli söz ve davranışları neticesinde katılan kurumu 1.023,48 TL, kendisinin gelen ambulansa ulaştırılması konusunda yardımda bulunan katılan... ...’nü ise 141,42 TL zarara uğrattığı, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Sanık ...’nin, şeker, kalp ve tansiyon hastalıkları olduğunu, bu hastalıklara bağlı ilaçlar kullandığını, olay tarihinde köyde ilaçlarının bittiğini ve rahatsızlandığını, kar nedeniyle araçların çalışmadığını, hastaneye gitme imkanı olmadığı için ambulans çağırdığını,... iline yakınları olduğu için gitmek istediğini ve atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan ederek savunmasında bahsettiği hastalıklara ilişkin...Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından verilen 06/06/2011 tarihli özürlü sağlık kurulu raporunu ve ilgili tedavi evrakını sunduğu, ... Devlet Hastanesi’nde dahiliye polikliniği doktoru tarafından düzenlenen 16/03/2012 tarihli tutanağa göre sanığın yapılan muayenesi sonucunda kendisine reçete yazıldığı ve ölçülen kan şekeri değerinin 214 mg/dl olduğunun tespit edildiği, bir kısım tanık beyanlarının olay günü sanığın nefes almakta güçlük çektiği, baş ağrısı ve mide bulantısı olduğunu söylediği ve halsiz göründüğüne yönelik beyanları, elde edilen 112 acil servis ses kayıtlarına göre sanık ...’nin acil servis hattı ile yaptığı görüşmede savunmasında belirttiği hastalıklarından bahsederek ilaçlarının bittiği ve köyden yolların kapalı olması nedeniyle çıkamadığına yönelik beyanda bulunması ve sanık ...’in ise, sanık ...’nin hastalandığı söylenip kendisinden yardım istenmesi üzerine köye gelecek ambulansa ulaştırılması amacıyla, tanıklar ... ve ... ile birlikte sanık ...’yi ambulansa bırakacak olan İl Özel İdaresi’ne ait araca götürmüş olması, kendisine isnat edilen eylemden dolayı olayda herhangi bir menfaatinin bulunmaması ve sanık ...’nin hastalığının derecesini bilebilecek durumda olmaması birlikte değerlendirildiğinde, olay günü sanık ...’nin bulunduğu köy yolunun kar nedeniyle ulaşıma kapalı olduğu da dikkate alınarak, sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, ses ve kamera kayıtlarının çözümüne ilişkin bilirkişi raporu, tutanaklar, katılan kurumlardan gelen cevabi yazılar ve ekleri, sağlık kurulu raporu ve ilgili tedavi evrakı ile tüm dosya kapsamından: sanıkların suç kastıyla hareket ettiklerine ve üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair, mahkumiyetlerine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla, atılı suçtan sanıkların beraatleri yerine, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmedilmesi,
Kabule göre de;
Sanıklar hakkında; atılı suçtan hüküm kurulurken, hapis cezaları ile birlikte adli para cezalarına da karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezalarına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan kurum vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 16/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.