17. Hukuk Dairesi 2019/3194 E. , 2020/3222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki asıl ve birleşen davada davalı ... İnş. Ltd. Şti ve davalı SGK vekili ile asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından talep edilmiş, asıl ve birleşen davada davalı ... İnş. Ltd. Şti vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 03.04.2018 Salı günü davalı ... İnş. Ltd. Şti vekili Av. ... ile davalı SGK Başkanlığı vekili Av. ... geldi. Asıl ve birleşen davada davacı ve diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Asıl ve birleşen davada davalı ... İnş. Ltd. Şti ile dahili davalı SGK Başkanlığının temyiz dilekçelerinin süresi içinde, asıl ve birleşen davada davacının temyiz dilekçesinin süresinden sonra verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahkemesine iade edilen dosya eksiklik tamamlanıp tekrar gelmekle, incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada, davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacının ağır biçimde yaralandığını ve malul kaldığını, tedavi gideri yapmak zorunda kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00 TL. maddi ve 15.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili; asıl davaya konu kazadaki maluliyet zararı ve tedavi giderleri için bilirkişi raporuyla hesaplanan toplam 83.437,82 TL"den de davalıların (davalı SGK sadece tedavi giderinden sorumlu olmak kaydıyla) sorumlu olduğunu belirterek anılan bedelin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... İnşaat Ltd. Şti. vekili, davacının imzaladığı ibranameler ile tüm maddi ve manevi zararlarından ve dava haklarından feragat ettiğini, davalı tarafından zararları karşılanan ve davalı şirketi ibra eden davacının tazminat talep hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... şirketi vekili ve davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafından verilen iki ayrı ibraname gereği zararlarının karşılandığı anlaşıldığından, davanın reddine dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz"in 21.09.2010 tarih, 2010/6886 Esas ve 2010/7085 Karar sayılı ilamı ile; "2918 sayılı KTK"nun 111. maddesi gereği ibranamedeki bedelin yetersizliği iddiasına dayalı olarak açılan davada, anılan kanun hükmüne göre değerlendirme yapılması gerekirken, hatalı değerlendirmeyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabulü ile 15.000,00 TL. maddi tazminatın davalı ... şirketi yönünden dava ve diğer davalılar yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; 5.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek
yasal faiziyle birlikte davalı araç maliki ve sürücüsünden müteselsilen tahsiline, fazla isteğin reddine; birleşen davanın kabulü ile 80.462,91 TL. maddi tazminatın davalı ... şirketi yönünden dava ve diğer davalılar yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen tahsiline; davalı SGK hakkındaki davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... İnşaat Ltd. Şti. vekili, davalı SGK Başkanlığı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı vekilinin temyiz talebi yönünden; 27.11.2014 tarihli kararın tebliği üzerine davacı tarafından temyiz başvurusunda bulunulmamış; ancak davalı tarafça temyiz başvurusunda bulunulmuş, davalı temyiz dilekçesinin 22.01.2015 tarihinde davacı vekiline tebliği üzerine, davacı vekili 05.02.2015 tarihli dilekçesi ile katılma yoluyla temyiz isteminde bulunmuştur. Davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin yasal 10 günlük süre geçirildikten sonra verildiği ve temyiz defterine kaydedildiği görülmektedir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... İnşaat Ltd. Şti. vekili ve davalı SGK Başkanlığı vekilinin (vekalet ücreti dışındaki) sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Birleşen dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, işgöremezlik tazminatı ve tedavi gideri istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK"nun 109. maddesinde, haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı; davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.
Meydana gelen trafik kazasında oluşan zarar ile gerçekleşen taksirle yaralama eylemi yönünden, 765 sayılı TCK"nun 459/2. maddesinde öngörülen cezanın miktarına göre 5 yıllık zamanaşımı süresi geçerlidir. Davacının birleşen davada, kazadaki maluliyetinden kaynaklanan zararı için, bilirkişi raporuyla saptanan bakiye maluliyet tazminatı ile tedavi giderlerini talep ettiği görülmektedir.
Zamanaşımı süresinin işlemeye başlaması için, zarar gören tarafından failin yanında zararın da öğrenilmesi gerekir. Bedensel zararlarda, uğranılan zararın tespit edilebilmesi için, meydana gelen yaralanmanın niteliği de nazara alınarak, öncelikle zarar nedeniyle gerekli tedavi sürecinin bitmiş olması gerekir. Zira, tedavi devam ederken zarar gören kişinin sürekli ve geçici işgöremezlik durumu tam olarak tespit edilemez. Daha açık bir ifade ile, tedavi devam ederken kişinin yaralanma nedeniyle maluliyeti olup olmadığı ve varsa oranının ne olduğu tam olarak tespit edilemez.
Davacıya ait tıbbi belgelere göre, davaya konu kaza nedeniyle, davacıda pelvis kırığı meydana gelmiş, tedavileri yapılmış; dosyadaki son tedavi belgesine göre de, 15.03.2006"da üretral stend yerleştirme işlemi uygulanmış olup; sonraki süreçte, yaralanma nedeniyle gelişen durum oluşup oluşmadığına ilişkin dosya kapsamında belge bulunmamaktadır. Davacının tedavi sürecinde yaralanma nedeniyle gelişen durum olup olmadığının irdelenmesi suretiyle, maluliyetin doğduğu (zamanaşımının işlemeye başlayacağı) tarihin saptanması ve davalı ... İnşaat Ltd. Şti"nin birleşen davadaki zamanaşımı savunması üzerinde durulması gerektiği gözetilmelidir.
Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; kazadaki yaralanma nedeniyle davacının gördüğü tedavilere ilişkin detaylı açıklama davacı yandan alınıp eksik kalan belge varsa toplanmasından sonra, ATK 3. İhtisas Kurulu ya da Üniversitelerin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıkları"ndan, davacının kazadaki yaralanmasıyla ilgili tedavisinin tamamlanıp maluliyetin doğduğu tarihin ne olduğu; yaralanmaya bağlı olarak gelişen yeni durum olup olmadığı; gelişen yeni durum olduğunun saptanması halinde ise, bu yeni durumun ne zaman ortaya çıktığı, tedavi sürecinin ne zamana kadar devam ettiği ve hangi tarihte bittiği konularında, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınması; bu rapor
da irdelenerek, zararın (maluliyetin) ne zaman öğrenildiği ya da öğrenilmesi gerektiği değerlendirilip, birleşen davada davalı ... İnşaat Ltd. Şti. için zamanaşımı yönünden değerlendirme yapılması gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
4-Birleşen davada 2.974,91 TL. tedavi giderinden davalı SGK"nın da sorumlu olduğu ileri sürülerek, bu bedel davalı SGK"dan da talep edilmiş; mahkemece, bu bedel hüküm altına alınmamış ve davalı SGK bu bedelden sorumlu tutulmamıştır. Bu durumda davalı SGK"dan talep edilen bu bedel üzerinden, davada vekille temsil edilen davalı SGK Başkanlığı lehine vekalet ücretine karar verilmeyişi de doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... İnşaat Ltd. Şti. vekili ve davalı SGK Başkanlığı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; hükmün, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... İnşaat Ltd. Şti. yararına ve (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı SGK Başkanlığı yararına BOZULMASINA; 1.630,00 TL vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan asıl ve birleşen davada davalı ... İnş. Ltd. Şti ve davalı SGK Başkanlığı"na verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalı ... İnş. Ltd. Şti."ne geri verilmesine 08/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.