19. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/472 Karar No: 2018/6634 Karar Tarihi: 17.12.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/472 Esas 2018/6634 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2017/472 E. , 2018/6634 K.
"İçtihat Metni"
19. HUKUK DAİRESİ YARGITAY KARARI MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı cezaevindeyken davacıya ait kredi kartıyla ve dolandırıcılık yoluyla yapılan toplam 23.364,00 TL harcama nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu kredi kartından internet bankacılığı aracılığıyla 2.500,00 TL nakit avans çekildiğini, bu tutarın davacıya ait iki ayrı kredi kartına ödeme olarak aktarıldığını, davaya konu harcamaların hepsinin şifreli olarak yapıldığını, kart şifresinin ve internet bankacılığı giriş şifresinin davacının davalı banka sisteminde kayıtlı ve davacıya ait telefona gönderildiğini, kart hamilinin kartın kötüye kullanılmasını önleyecek tedbirler alması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, olay tarihinde davacının cezaevinde tutuklu bulunduğu, davacının mevduatını muhafaza etme sorumluluğunun bir güven ve itibar müessesesi olan davalı bankaya ait olduğu, olayda davacının müterafik kusuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kredi kartı sözleşmelerinden dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz olup, herhangi bir teknik incelemeyi içermemektedir. Raporda bankanın internet dolandırıcılığına karşılık olarak ne tür güvenlik önlemleri aldığı yönünde herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Öte yandan davalının savunmasında ifade ettiği 2.500,00 TL nakit çekim ile davalının kredi kartı borcunun ödenmesi halinde bu durumun davacı lehine sebepsiz zenginleşme oluşturup oluşturmadığı kararda tartışılmamıştır. Mahkemece aralarında bilgisayar mühendisi ve bankacı bilirkişinin de bulunduğu 3 kişilik bilirkişi kurulu tarafından banka kayıt ve belgeleri, bankanın internet üzerinde yapılan işlemlerle ilgili almış olduğu güvenlik önlemleri incelenerek, yapılan işlemlerde bankanın teknik ve hukuki yönden herhangi bir kusuru olup olmadığı tespit edilip, şayet bankanın kusuru yok ise bankanın sorumlu tutulamayacağı, az bir kusuru var ise bankanın sorumlu tutulacağı hususu dikkate alınarak toplanacak deliller ve alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.