8. Hukuk Dairesi 2016/17883 E. , 2018/20413 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı ... Kurnaz vekili, evlilik birliği içinde edinilen davalı adına kayıtlı 586 ada 229 parseldeki 1 nolu bağımsız bölümün edinilmesi sırasında, davacıya ait dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının bozdurulduğunu ve peşinat için kullanıldığını, geri kalan bedelin davalının ailesinden, ........tan borç alındığını, tarafların çalışarak borcu birlikte ödediklerini, evin borcunun bitiminden sonra davalının birikim yaptığını açıklayarak, mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 10.000 TL katkı payı alacağı ve katılma alacağı isteğinde bulunmuş, 22.12.2015 havale tarihli dilekçe ile talebini 22.401 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu 586 ada 229 parseldeki 1 nolu bağımsız bölümle ilgili katkı payı alacağı olarak 18.306,75 TL"nin davalıdan tahsiline, alacağın 10.000 TL"sine dava tarihinden itibaren ve 8.306,75 TL"sine ıslah tarihi olan 22/12/2015 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. a) Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece hükmedilen 18.306,75 TL alacağın 10.000 TL"sine dava tarihinden itibaren ve 8.306,75 TL"sine ıslah tarihi olan 22/12/2015 tarihinden itibarin yasal faiz uygulanmasına karar verilmişse de, bu karara katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki; dava dilekçesinde mal ayrılığı rejimi döneminde davalı adına alınan taşınmaza miktar ve nitelikleri yazılı ziynetlerle katkıda bulunulduğu iddia edilerek seçimlik hak olarak değer artış payı ve denkleştirme şeklinde nitelendirilerek katkı payı alacağı istendiğine, dava tarihi itibariyle belirsiz alacak davası niteliğindeki davada yapılan yargılama sırasında harcının da tamamlandığı 22.12.2015 havale tarihli dilekçe ile ziynetlerle katkı miktarı 22.401 TL"ye yükseltildiğine, davanın niteliği itibariyle talebin açıklanması ve arttırılması niteliğindeki bu dilekçe ıslah dilekçesi olmadığına göre, mahkemece usul ve yasaya uygun olarak hesaplanan 18.306,75 TL katkı payı alacağının tamamına dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, değerlendirmede hata yapılarak faiz yönünden yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Davacı vekilinin bu hususa ilişen temyiz itirazları yerindedir.
b) Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece davalı lehine 492 TL vekalet ücretine hükmedilmişse de bu karara katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, davada harcı tamamlanan talep 22.401 TL olup 18.306,75 TL yönünden kabule karar verildiğine göre reddedilen 4.094,25 TL dikkate alınarak davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/1.maddesi gereğince maktu vekalet ücretinden az olmayacak şekilde nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretinden az olacak şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Davalı vekilinin bu hususa ilişen temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüştür.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2-a) nolu bentte, davalı vekilinin temyiz itirazlarının ise yukarıda (2-b)) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.