23. Hukuk Dairesi 2016/9226 E. , 2019/5245 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya ait iş yerinde teknik, danışma, denetim ve havuz bakım hizmeti vermekte iken davalının sözleşmeyi 28.02.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere haksız olarak feshettiğini, bu tarihe kadar hizmet veren müvekkilinin alacağının ödenmemesi üzerine davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının alacağın 7.363,53 TL kısmına haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini ve %40 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı tarafça takip talepnamesinde toplam 42.967,70-TL asıl alacak talebinde bulunulduğu, bilirkişi tarafından ise toplam 36.301,00-TL hesaplandığı, davalı tarafça da icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde talep edilen alacağın 36.301,00-TL"sinin kabul edildiği gerekçesiyle davalının asıl alacağa ilişkin kabul edilen kısım dışında kalan itirazının yerinde olduğu, bilirkişi tarafından davacı alacağı olarak hesaplanan 36.301,00-TL için davacının taraflar arasındaki sözleşmenin 7/k maddesi gereğince 59,67-TL işlemiş faiz hesaplanmış olup ayrıca davacı tarafça takibe konu edilen ihtarname masrafı olan 278,14-TL"nin talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu karar tarihinde yürürlükte bulunan HUMK 427 maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun"un 19"ncu maddesiyle HUMK eklenen Ek-Madde 4"te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında, 2015 yılı için 2.080,00 TL"dir. Davalı vekilince temyize konu yapılan miktar yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz isteminin miktardan REDDİNE, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile yerel mahkeme kararının ONANMASINA, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 10.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.