Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/9698 Esas 2016/8310 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9698
Karar No: 2016/8310
Karar Tarihi: 21.11.2016

Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2015/9698 Esas 2016/8310 Karar Sayılı İlamı

Özet:

9. Ceza Dairesi, bir suçlu ile ilgili kararını vermiştir. Suç, uyuşturucu ve uyarıcı madde ticaretidir. Mahkeme sanığı mahkum etmiştir, ancak kararın iptal edilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nin 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etme kararı dikkate alınmalıdır. Adli Tıp Kurumu'nun raporları arasında çelişki bulunduğu tespit edilmiş ve dosya bir kez daha Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'na gönderilerek muayene yaptırılması istenmiştir. Kanuna aykırı inceleme nedeniyle kararın bozulması kararlaştırılmıştır. TCK'nin 53. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesi, Adli Tıp Kanunu'nun 15. maddesi ve CMUK'nın 318. maddesi kararda geçen kanun maddelerindendir.

9. Ceza Dairesi 2015/9698 E. , 2016/8310 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Hükmolunan cezanın süresi itibarıyla şartları bulunmadığından ve süresinden sonra yapılmış olması nedeniyle sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK’nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE,
Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu’nun sanık hakkında suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK’nın 32. maddesi kapsamında ceza ehliyeti olup olmadığı konusunda düzenlemiş olduğu 12.12.2012 tarihli raporu ile 02.11.2009 tarihinde işlemiş olduğu başka bir suçtan dolayı düzenlediği aynı tarihli raporları arasında çelişki bulunduğu anlaşılmakla, raporlar arasındaki çelişkilerin Adli Tıp Kanunu"nun 15. maddesi uyarınca giderilmesi ve sanığın cezai ehliyetinin tespiti amacıyla dosyanın bir kez de Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’na gönderilerek, bizzat muayenesi yaptırıldıktan sonra aldırılacak rapora göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 21.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.