Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6776
Karar No: 2022/4082
Karar Tarihi: 26.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/6776 Esas 2022/4082 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen kullanım kadastrosu davasında, çekişmeli taşınmazların kullanımında kimlerin hak sahibi olduğu belirlenmiştir. Ancak mahkeme kararının gerekçesi yeterli değildir ve Yargıtay tarafından bozulmuştur. Bozmada, mahkemenin kararında delillerin tartışılıp değerlendirilmediği, sabit görülen vakıalara nasıl ulaşıldığı, bunlardan çıkarılan sonuçlar ile bunların hukuki sebeplerinin neler olduğu açıklanmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, daha önceki bir mahkeme kararının çekişmeli taşınmazların paylarını değiştirdiği ancak bu kararın dikkate alınmadığı da belirtilmiştir. Temyiz itirazları kabul edilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/1-c maddesi gerekçelerin nasıl olması gerektiğini açıklamaktadır. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3. maddesi, kararların gerekçeli olarak yazılması zorunluluğunu belirtmektedir. Bu zorunluluk, yargılanma hakkının garantileri arasında yer alan \"aleni yargılanma ilkesi\" ve \"hukuki dinlenilme ...\" da, kararların gerekçeli olmasını zorunlu kılmaktadır. Karar düzeltme isteğinde bulunulabilir.
Kanun Maddeleri:
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 141/3. madde
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. ve 298. maddeleri
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/1-c maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440/I maddesi
8. Hukuk Dairesi         2021/6776 E.  ,  2022/4082 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalılar ..., ..., ..., ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Mahkemenin verdiği önceki tarihli karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; "Mahkemece, kesin hüküm bulunması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği, kesin hükme esas alınan davaya ... de davacılarla aynı sebebe dayanarak müdahale ettiği ancak Mahkemece müdahale talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin davanın kabulü ile taşınmazların beyanlar hanesine taşınmazların ... haricindeki diğer ... mirasçılarının kullanımında olduğu şerhi yazılmasına karar verildiği, davalıların temyizi üzerine hüküm Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleştiği, iş bu dosyada ise davacı ..., daha önce müdahale talebinde bulunduğu Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/102 Esas sayılı dosyasında kendisi hakkında bir hüküm verilmediğini, dava konusu 121 ada 11, 56, 57, 59 ve 61 parsel sayılı taşınmazların ortak murisleri olan babaları ...’dan kaldığının Mahkemenin kabulünde olup hükmün Yargıtay denetiminden de geçtiğini iddia ederek lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açtığı, Mahkemece verilen ve kesin hüküm olarak kabul edilen Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/102 Esas, 2014/308 Karar sayılı kararında davacı ...’nün talebi (önceki dosyada müdahil) hakkında bir hüküm kurulmadığına göre, kesin hüküm nedeniyle davanın reddedilemeyeceği açıklanarak, Mahkemece davanın esasına girilerek davacı ...’nün miras payının değerlendirilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli 121 ada 11 parselin beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz tarla olarak 1989 yılından beri ... oğlu ... ve ... kızı ...'nün kullanımındadır'', çekişmeli 121 ada 56 parselin beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz tarla olarak 1989 yılından beri ... oğlu ... ve ... kızı ...'nün kullanımındadır'', çekişmeli 121 ada 57 parselin beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz tarla olarak 1989 yılından beri ... oğlu ... ve ... kızı ...'nün kullanımındadır'', çekişmeli 121 ada 59 parselin beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz tarla olarak 1989 yılından beri ... kızı ...'nün kullanımındadır", çekişmeli 121 ada 61 parselin beyanlar hanesine " İş bu taşınmaz tarla olarak 1989 yılından beri ... oğlu ... ve ... kızı ...'nün kullanımındadır'' şerhlerinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar ..., ..., ..., ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3. maddesi "mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak" yazılmasını zorunlu kıldığı gibi; bu zorunluluk, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. ve 298. maddelerinin de amir hükmüdür. ... yargılanma hakkının garantileri arasında yer alan "aleni yargılanma ilkesi" ve "hukuki dinlenilme ..." da, kararların gerekçeli olmasını zorunlu kılar. Bu prensiplerin amacı, yargılama sürecini ve kararın verilişini kamu denetimine açık tutmak suretiyle adaletin yerine getiriliş biçimini görünür kılmak, kamu eliyle karar verme sürecini denetleyerek kişinin ... yargılanma hakkını güvence altına almak ve adalete güveni korumaktır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/1-c maddesi uyarınca gerekçenin; "tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" göstermesi gerekir. Bir başka anlatımla; gerekçe, hüküm fıkrasında yazılı sonuçlara nasıl varıldığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklanmasıdır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası birbirine sıkı sıkıya bağlı olup uyumlu bulunması zorunlu olduğu gibi, duruşmada tefhim edilen hüküm sonucuna nasıl ulaşıldığını açıklamayan ifadelerin gerekçe olarak kabul edilmesi de mümkün değildir. Somut olayda mahkemenin kararı incelendiğinde, kararın gerekçe bölümünde, toplanan delillerin tartışılıp değerlendirilmediği, sabit görülen vakıalara nasıl ulaşıldığı, bunlardan çıkarılan sonuçlar ile bunların hukuki sebeplerinin neler olduğu hususlarında açıklama yapılmaksızın, bozma doğrultusunda mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenen tanık beyanlarının ne olduğu ve bilirkişi raporunda belirlenen taşınmazın değerinin yazılması ile yetinildiği görülmektedir. Yukarıda yer alan hükümler karşısında böyle bir açıklamanın "gerekçe" olarak kabulü mümkün değildir. Kabule göre de, çekişmeli taşınmazlar hakkında Çatalca 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/102 Esas, 2014/308 Karar sayılı kesinleşen ilamıyla tespit sırasındaki paylar hükmen değiştiği halde bu husus dahi gözönünde bulundurulmaksızın tespitteki paylar dikkate alınarak hüküm kurulması dahi isabetsiz olup hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekili ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi