23. Hukuk Dairesi 2016/7938 E. , 2019/5241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının kooperatife düşen dairelerden bir tanesini satın aldığını davalının kooperatifçe yapılan hizmetlerden faydalandığını, davalının kooperatifin genel yönetim ve alt yapı hizmetlerinin ödenmesi için hakkında ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/1810 Esas sayılı dosyasında borca itiraz ettiğini, itirazının haksız olduğunu savunarak itirazının iptaline, takibin devamına, davalı borçlunun 10.100,00 TL borcunu işlemiş faizi ile birlikte ve asıl alacağın asgari %40"dan az olmamak üzere icra inkar tazminatını davacıya ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
Davalı vekili, davacının davalı kooperatif üyesi olmadığından davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerektiğini, dava bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmamışsa bu yönden de reddi gerektiğini, davacının aynı iddialarla ... İcra Müdürlüğü"nün 2010/3503 esas sayılı doyası ile icra takibi yaptığını, itiraz üzerine ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/228 E. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açmış olduğundan dava ve dava dayanağının mükerrer olduğundan derdestlik itirazları olduğunu, taşınmazı tapudan satış yoluyla aldığını, davacının kooperatif genel kurul kararlarına dayanarak müvekkilden talepte bulunamayacağını, ödeme emrinde hesaplanan faizin fahiş ve hatalı olduğunu, takip sonrası dönem için de aylık %5 faiz talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddi ile %40 inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalının maliki bulunduğu bağımsız bölümün herhangi bir kooperatif ortağından almadığı, tam aksine kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayanarak mal edinen arsa sahibinden gelen silsileye göre taşınmazı satın aldığı, davalının sorumluluğunun kooperatif üyesi olmasa dahi kooperatifin verdiği hizmetlerden yararlanma karşılığındaki bedellerle sınırlı olabileceği, davacı tarafından davalının taşınmaza malik olduğu dönemlere ilişkin kooperatifin verdiği hizmetlerin karşılığı olan bedellere ilişkin herhangi bir belge sunulamadığı, davalının kooperatifin hizmetlerinden yararlandı ise hangi hizmetlerden yararlandığının davacı tarafça usulüne uygun olarak ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyanın davacısı kooperatif olmasına rağmen yöneticinin davacı olarak gösterilmesi doğru olmamış ise de bu husus bozma nedeni yapılmamış eleştirilmekle yetinilmiştir.
Dava, kooperatif aidat borcundan kaynaklanan itirazın iptaline ilişkin olup, davacı davalının kooperatif üyesi olduğundan bahisle aidat istemiş, davalı da taşınmazı arsa sahibinden gelen intikallerden sonra dava dışı üçüncü kişiden aldığını bu nedenle üye olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalının dava konusu bağımsız bölümde ikamet ettiği konusunda kuşku olmadığı gibi genel gider ve yönetim maliyetlerinden de sorumlu olduğu mahkemenin de kabulündedir. Ancak mahkemece bu giderleri kooperatifin ispat edemediği gerekçesiyle dava reddedilmiş ise de kooperatifin üyelerine hizmet vermesi bu bağlamda bekçi çalıştırması, temizlik, vb. hizmetleri ifa etmesi gerekmektedir. Bunun aksini düşünmek hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu durumda mahkemece; kooperatifin bu hizmetlere ilişkin ödediği bedellerin kooperatifte iskan eden sayısına bölünüp davalıdan istenebilecek miktar bulunup buna hükmedilmesi gerekirken bu bedellerin kooperatifçe ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş olup davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 10.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.