15. Hukuk Dairesi 2017/2265 E. , 2018/1228 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından duruşmalı istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-birleşen dosya davalısı vekili Avukat ... ile davalı-birleşen dosya davacısı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Asıl dava alt yüklenicinin borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava yüklenicinin gecikme cezasının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne birleşen davanın reddine dair verilen hüküm taraf vekillerince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait, temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre yerinde bulunmayan davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece hükmüne uyulan Dairemiz 15.04.2013 tarih, 2012/4198 Esas 2013/2555 Karar sayılı bozma ilamında; “mahkemece yapılması gereken iş, bilirkişilerden ek rapor alınarak, gerçekleşen imalâtın, sözleşmede kararlaştırılan işin tamamına göre fiziki oranını hesaplattırarak, bu oranı 510.000,00 euro iş bedeline uygulatmak, böylece bulunacak hakediş tutarından yüklenici ödemelerini mahsup etmek, alt yükleniciye fazla ödeme yapıldığı anlaşıldığında bu miktar üzerinden asıl davayı reddetmek, yüklenicinin alacaklı olduğu anlaşılırsa asıl davayı kabul etmek, birleşen davada ise, yüklenici sözleşmeyi feshettiğinden ve sözleşmede de BK’nın
158/II. maddesince aksine düzenleme yer almadığından ifaya ekli cezai şart ve eksik iş bedeli istenemeyeceği gözetilerek tümüyle reddine karar vermekten ibarettir.” olduğu vurgulanmıştır.
Bozma ilâmına mahkemece uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak, yerine getirilmemiştir. Oysa 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nda da açıklandığı üzere, mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması halinde o kararda belirtilen şekilde inceleme yaparak yine o kararda belirtilen hukuksal esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü ortaya çıkar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu durum, mahkemeye hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esas çerçevesinde işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirir. Ne var ki mahkeme az yukarıda açıklanan bozma ilâmında işaret edilen hususları noksansız olarak yerine getirmemiştir. Bozma ilâmından sonra yapılan yargılamada bilirkişi incelemesi yapılmışsa da, bilirkişi raporunda davalı yüklenici alacağı bozma ilâmında gösterilen yönteme göre belirlenmemiştir.
O halde mahkemece yapılacak iş, yeniden oluşturulacak konunun uzmanı teknik bilirkişilerden; işin bedeli götürü olduğundan, sözleşme bedeli olan 510.000,00 euro kabul edilip davacının gerçekleştirdiği imalâtın, ayıp ve eksiklikler dikkate alınmak suretiyle işin tamamına göre fiziki gerçekleşme oranı yüzde (%) olarak belirlenmeli, belirlenen bu oran, götürü bedele uygulandıktan sonra oranlanmak suretiyle, hakediş bulunmalıdır. Bulunan hakedişten yüklenicinin yaptığı ihtilâfsız ödeme miktarı mahsup edilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece bu husus gözetilmeden eksik inceleme ile hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, 1.630,00"er TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 29.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.