3. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/20173 Karar No: 2010/2944 Karar Tarihi: 25.02.2010
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2009/20173 Esas 2010/2944 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2009/20173 E. , 2010/2944 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılıp okunması ve mirasçılık sıfatı ile ilgili belge verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; muris ..."nin 22.09.2000 tarihinde bir beton kapak üzerine el ile yazılmak suretiyle vasiyetname hazırladığını, vasiyetname hazırlandığı sırada tanıkların da hazır bulunduğunu, murisin tarlasında çalışırken 8.7.2001 günü öldürüldüğünü, geriye mirasçı olarak 2 oğlunun kaldığını, murisin birlikte gayrimeşru yaşadığı davacı ..."ün 12.11.2001 tarihinde bir erkek çocuk dünyaya getirdiğini belirterek, murisin bahsigeçen vasiyetneme ile mansup mirasçı olarak davacıyı seçtiğini belirterek el yazılı vasiyetnemenin açılmasına (tenfizine) ve davacıya mirasçılık sıfatıyla ilgili belge verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; muris ... tarafından el yazısı ile beton kapak üzerinde yazıldığı iddia edilen vasiyetnamenin MK. 531. ve devamı maddelerinde düzenlendiği gibi hiçbir vasiyetname türünün özelliklerini taşımadığı, yazıların murise ait olduğunun tespit edilmesinin mümkün olmadığı ayrıca el yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna dek miras bırakanın el yazısı ile yazılmış ve imzalanmış olmasının zorunlu olduğu, açılıp okunması talep edilen vasiyetnamenin ise bu özelliklerden hiçbirini taşımadığı, ortada açılıp okunacak bir vasiyetname bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Dosyada mevcut 2001/17 sayılı Değişik İş bilirkişi raporunda beton blok üzerine yazılı "ani ölümde bu ev vasiyetde olsa sadece ..."e ...na aittir. Başka vasiyetçi yoktur; 22.09.2000, normal ölüm" yazılı olduğu ayrıca şifreli olarak "..." yazıldığı, bunun yanısıra "bankadaki hesabımda ... " yazısı bulunduğu belirlenmiştir. Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılmasına (tenfizine) ve davacıya mirasçılık belgesi verilmesine karar verilmesi istenilmiştir. Dava dilekçesindeki "tenfizine" sözü mirasçılık belgesi verilmesi talebini içerdiğinden davaya Sulh Hukuk Mahkemesinde (MK. md. 596) bakılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ölümü ile birlikte mirası kendiliğinden bir bütün olarak mirasçılarına geçer. 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun md.17 hükmüne göre mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir. Vasiyetnamenin açılması ile birlikte mirasçılık belgesi istenildiği takdirde Sulh hakimince vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın (MK.536) vasiyetnamenin açılıp okunması, tutanağa geçerilmesi, tutanağın altının hazır bulunanlarca imzalanması sağlanır, vasiyetname örneği ilgililere tebliğ edilir. Vasiyetname ile mirasçı atanmasında Medeni Kanununun 598. maddesi uyarınca mirasın açılması ile birlikte Sulh hakimince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı belgesi verilir. İçeriği yukarıda açıklanan vasiyetname mirasçı atamayı (MK.463) içermeyip muayyen mal vasiyeti (MK.464) sayılmalıdır. O halde vasiyetnamenin açılıp okunması ve yukarıda açıklanan işlemlerin yapılması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.