14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5202 Karar No: 2020/4633 Karar Tarihi: 03.11.2020
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/5202 Esas 2020/4633 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen karara göre, sanık mağdureyi cinsel istismar etmekle suçlanmış ancak mahkeme, mağdurenin beyanlarına rağmen suçlamayı reddeden sanığın beraatine karar vermiştir. Mağdurenin yaşının küçük olması nedeniyle tayin edilen vekilin temyize hakkı bulunmadığı belirtilerek mağdure vekilinin temyiz talebi reddedilmiştir. Cumhuriyet Savcısı ise kararı temyiz etmiş ancak mahkemenin verdiği beraat kararı yazılı gerekçe ile uygun bulunmadığından bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, temyiz talebinin reddedilmesinde 5320 sayılı Kanunun 8/1. Maddesi ve mağdure vekilinin temyiz hakkının olmamasında 1412 sayılı CMUK'un 317. Maddesi, kararın bozulmasına ilişkin ise 321. Maddesi gösterilmiştir.
14. Ceza Dairesi 2016/5202 E. , 2020/4633 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı HÜKÜM : Beraat
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Mağdure vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Kayden 12.08.1996 doğumlu olup suç tarihinde on beş yaşından büyük olan mağdurenin, 18.02.2013 günlü duruşmada olay nedeniyle şikayetçi olduğunu ancak davaya katılmak istemediğini beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteminin incelenmesine gelince; Olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalarda 17.11.2012 tarihinde evine gelen sanığın, bir isim vererek adresini bilip bilmediğini sormasının ardından çok güzel olduğunu, iki yıldır kendisini takip ettiğini belirterek eliyle yüzünü okşadığını, daha sonra biraz daha yaklaşarak elini boynundaki kolyesine götürmesi üzerine onun elini çekmek isterken kendi elini tutan sanığın fotoğrafını çekmek istediğini söyleyerek rızası dışında dokunduğunu ifade etmesi, sanık ile mağdure arasında herhangi bir husumet bulunmaması, mahkemenin olayın oluşuna ilişkin mağdurenin beyanlarını kabul etmesi, istismar suçlamasını reddeden sanığın ifadesinde mağdurenin ailesiyle birlikte kaldığı eve bir hafta arayla iki kez gitmesine rağmen mağdureyle konuşmadığını belirtmesine karşılık tanık Zekeriya"nın mağdure ile sanığın konuştuklarını gördüğünü söylemesi, diğer tanık beyanları ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanığın müsnet suçtan mahkumiyeti yerine oluşa uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.