11. Ceza Dairesi 2016/8173 E. , 2019/1435 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mükellef olan sanığın 2009 - 2010 yıllarında sahte faturalar düzenlediğinin ve 2009 yılında sahte faturalar kullandığının iddia ve kabul olunduğu davada; sanığın,“ Ben 2009 yılında Ankara"ya çalışmak için gelmiştim. Burada tanıştığım ... isimli şahıs bana ben inşaat işleri alırım size yardımcı olurum beraber çalışırız dedi. Benden nüfus cüzdanımın fotokopisini istedi. Alkollü olduğum bir gün kendisine nüfus cüzdanımın fotokopisini verdim. Birlikte notere gittik orada bazı evrak ve belgelere imzalar attım. Ancak kafam çok yerinde olmadığından neyi imzaladığımı bilmiyorum. Bu kişi benim adıma şirket kurmuş. Beni ... ile tanıştıran kişi ... bütün bu olanlara şahittir.” diyerek suçlamaları kabul etmemesi; tanık olarak dinlenen ..."in “... eşimin teyzesinin oğludur. Ben alçı boya işi yapıyorum. ... isimli kişi bize iş veriyordu, biz de ... ile birlikte ...aldığımız alçı boya işlerini yapıyorduk. ... protokol yapmak amacıyla ...’i notere götürmüş, noterde ...’e şirket devredilmiş. Olay ..."in işleminden kaynaklanmaktadır.” demesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi ve suçların unsurlarının tespiti bakımından;
1- Sanığa atfen imzalanan 22.6.2009 tarihli yoklama fişi aslının vergi dairesinden getirtilmesi; tarh dosyasındaki 2009 - 2010 yıllarına ait beyannamelerin kim veya kimler tarafından ne suretle verildiği araştırılıp, beyannameler ıslak imzalı verilmişse getirtilmesi; sahte düzenlendiği iddia olunan faturalardan yıllar itibarıyla ve çeşitli firmalara düzenlenenlerden kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının getirtilmesi ve temin edilecek belgeler ile faturaların sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması; kendisine ait olmadığını, ..."a ait olduğunu söylemesi halinde; ..."ın CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi ve tüm belgeler kendisine gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
2- ..."da belgelerdeki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, belgelerdeki yazı ve imzaların sanığa veya ..."a ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
3- Belgelerdeki yazı ve imzaların, sanığa veya ..."a ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
a) Sahte fatura düzenleme suçuna ilişkin olarak, faturaları kullandığı belirlenen mükellefler; sahte fatura kullanma suçuna ilişkin olarak ise, EMF İletişim Tanıtım Org.. Ltd. Şti. ve ... Medikal Tek. Ltd. Şti. hakkındaki vergi tekniği raporlarının ilgili vergi dairesinden sorularak onaylı örneklerinin getirtilmesi,
b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığını araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
c) Sahte fatura düzenleme suçu yönünden, faturaları kullanan; sahte fatura kullanma suçu yönünden ise faturaları düzenleyen mükelleflerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden alıp kime verdiklerinin, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması-verilmesi konusunda sanığın iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükümleri kurulması,
4) Tüm suçlar yönünden kabule göre; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 13.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.