Esas No: 2021/3430
Karar No: 2022/4133
Karar Tarihi: 27.04.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3430 Esas 2022/4133 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kadastro tespitine itiraz üzerine açılmıştır. Mahkeme, dava konusu taşınmazların tespitinin iptali ile mirasçıları adına tapu kaydının yapılmasına karar vermiştir. Ancak davalı tarafın hukuki dinlenme hakkı ihlal edildiği için karar bozulmuştur. Anayasa'nın 36. maddesi ve HMK'nin 27. maddesi uyarınca davalı tarafın dinlenmesi ve savunmasının alınması gerekmektedir. Bu nedenle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: T.C. Anayasa’nın 36. maddesi, HMK'nin 27. maddesi, 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi, HUMK'un 440/I maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, Ayancık İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 125 ada 1 parsel, 112 ada 25, 104, 151, 154 parsel sayılı taşınmazlar ölü ... ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., ölüme bağlı tasarruf iddiasına dayanarak taşınmazların muris eşi ... adına tescili isteğiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, dava konusu 125 ada 1 parsel, 112 ada 25, 104, 151, 154 parsel sayılı taşınmazların tespitinin iptali ile ölü ... mirasçıları adına verasete iştirak olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere HMK'nin hukuki dinlenme ... başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Hukuki dinlenme hakkının gereği olarak, taraflar duruşmaya çağrılmadan hüküm verilememesi, Anayasa'nın 36. maddesi ile düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılmasına olanak tanınması ilkesinin doğal bir sonucudur. Aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinde düzenlenen ... yargılama hakkının da en önemli unsurudur.
Gerçekten savunma hakkını güvence altına alan T.C. Anayasa’nın 36. maddesi ile 6100 sayılı HMK'nin 27. maddesinde açıkça belirtildiği üzere, Mahkemece davalı taraf, dinlenmek ve savunması alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet edilmedikçe hüküm verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinde; davalı tarafa gönderilen dava dilekçelerinin “aynı evde yaşayan yeğeni ...’e” tebliğ edildiği, ...’ün davacı ...’ün oğlu olduğu, davalı tarafa gönderilen gerekçeli karar evrakının ise “aynı evde yaşayan ...’e” tebliğ edildiği ve ...’ün davacının kendisi olduğu anlaşılmıştır. Buna göre, dava dilekçesi ve gerekçeli kararın davalı tarafa usulüne uygun şekilde tebliğ edilemediğinden ve davalı tarafın hukuki dinlenilme ... ihlal edilerek taraf teşkili sağlanmadan işin esası incelenerek sonuca gidilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine 27.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.