10. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/11975 Karar No: 2015/13916 Karar Tarihi: 07.09.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/11975 Esas 2015/13916 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2014/11975 E. , 2015/13916 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf avukatlarının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı Kurum, 06.01.2011 tarihli iş kazasında sürekli iş göremez durumuna giren sigortalıya bağlanan gelir ve yapılan ödemeler nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunudur. 5510 sayılı Kanunun “İş Kazası Ve Meslek Hastalığı İle Hastalık Bakımından İşverenin Ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu” başlıklı 21. maddesine göre; İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. Anılan madde ile tazmin sorumlularının Kurum karşısındaki sorumluluğu bir tavanla sınırlandırılmış olup, bu sorumluluk “...sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı…” bulunmaktadır. Maddenin açık hükmü karşısında; ilk peşin sermaye değerli gelirin, Kurum yararına tazmini mümkün kısmının belirlenebilmesi için gerçek zarar tavan hesabı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Mahkemece, gerçek zarar tavan hesabı yapılmaksızın karar verildiği anlaşılmaktadır. Bilirkişiye gerçek zarar tavan hesabı yaptırılarak, ilk peşin değerli gelirle karşılaştırılması sonucu düşük olanın kusur karşılığına isabet eden miktarına karar verilmesi gereği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Kabule göre de, Mahkemece, kabulüne karar verilen miktar üzerinden karar ve ilam harcının hesaplanması gerekirken yazılı şekilde maddi yazım hatası yapılarak eksik harca hükmedilmesi; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdiri yerine yazılı şekilde eksik vekalet ücretine hükmedilmesi, isabetsizdir. O halde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 07.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.