Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : CMK"nın 223/2-e. maddesi gereğince beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında 10.02.2006 olan suç tarihinin 30.03.2006 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun sit ilanı kararı uyarınca, sit alanı içerisinde yer alan ... ili, ...mahallesi, 7 pafta, 83 ada, 61 parselde yer alan dükkanının, önceki maliki olan sanık ... tarafından 05.05.2003 tarihinde ....isimli kişiye satıldığı, ancak sanık ... ve kardeşi sanık ..."in dükkanı kiracı olarak kullanmaya devam ettikleri, her ne kadar ...."ın 10.02.2006 tarihli şikayet dilekçesi ile sanıkların, dükkanın batı ve güneye açılan iki kapısından, güneye bakan kapının duvar örülerek kapatıldığı, oluşan alan ile yeni bir mekan oluşturulduğu iddiasıyla sanıklar hakkında şikayetçi olması ve aynı tespitleri yapan 22.02.2006 tarihli Müze Müdürlüğü raporu üzerine sanıklar hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan dava açılmış ise de, yargılama aşamasında sanıklar tarafından suça konu duvarın tamamen yıkılarak olay yerinin eski hale getirildiği, olay yeri keşfine iştirak eden inşaat mühendisince hazırlanmış 20.06.2012 tarihli raporda da suça konu duvarın yıkılmış olduğu ve hali hazırda güney ve batı yönüne açılan iki ayrı kapının mevcut bulunduğunun tespit edildiği, ayrıca 09.05.2012 tarihli olay yeri keşfinde tanık sıfatıyla dinlenen binanın şimdiki sahibi ...."in de ifadesinde, kendisinin bu dükkanı iki yıl önce ..."den satın aldığını, dükkanda önceden briketten örülmüş bir duvar olduğunu öğrendiğini, ancak kendisinin aldığında sadece dükkanı ikiye bölen, çürümüş bir sunta olduğunu, şuanda herhangi bir eklenti veya duvarın olmadığını beyan ettiği, böylece sanıklar tarafından suça konu duvarın yargılama aşamasında tamamen yıkılıp taşınmazın eski hale getirilmesi nedenleriyle müdahale tarihinin tesbit edilmesinin mümkün olmadığı, mahkemece sanıkların beraatlerine karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmış, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin bir sebebe dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 06/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.