8. Hukuk Dairesi 2018/4561 E. , 2020/395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili 27 ada 129 parsel sayılı taşınmazın 12 / 96 hissesinin maliki ... kızı ..." in gaip olması nedeniyle ... kayyım ilan edildiğinden bahisle, taşınmazın 240,00 m2 lik kısmını davalının konut ve bahçe olarak işgal ettiğini ve 01.01.2009 - 30.09.2014 dönemi için takdir edilen 3.570,00 TL bedelin davalıya tebliğ edildiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek söz konusu ecrimisiİ alacağının, dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- HMK’nin 297/2. maddesi gereğince; Mahkemece verilen hüküm ile taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu maddeye göre; hüküm fıkrasının çok açık olması, infazı sırasında tereddüt yaratmayacak şekilde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların tek tek belirtilmesi gerekir. Aksi halde, hükmün icrası sırasında şüphe ve tereddütlerin doğmasına ve ilamın infaz edilememesine neden olur.
Somut olayda, davacılar vekili, dava dilekçesinde, talep edilen ecrimisil alacağının işgal tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, Mahkemece hüküm fıkrasında, hüküm altına alınan miktarın ne kadarlık kısmının hangi döneme ait olduğu, hangi miktara hangi tarihten itibaren faiz işletileceği açıkça belirlenmemiştir. Bu durumda, Mahkemece kurulan hükmün infaza elverişli olduğunu söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır.
O halde Mahkemece yapılması gereken iş, hangi dönem için kaç lira ecrimisilin tahsili gerektiğinin ve buna göre faizin başlama tarihinin, diğer bir deyişle dönem sonlarının hükümde açıkça belirtilmesi olmalıdır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; 10.09.2015 tarihli bilirkişi raporunda hangi dönem için ne kadar ecrimisil istenebileceğinin belirlendiği; ancak Mahkemece bu belirlemenin hükme yansıtılmadığı görülmüş; dönemlerin bilirkişi raporunda belirlenmesi sebebi ile bu husus bozma sebebi yapılmamış, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme hükmünün 1 nolu ""Davanın kısmen kabulü ile, 3.152,76.TL ecrimisilin ait olduğu dönemlerin sonundan itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine"" bendinin "" Davanın kısmen kabulü ile 01.01.2009- 31.12.2009 dönemi için 450,00 TL"nin 31.12.2009 tarihinden itibaren, 01.01.2010- 31.12.2010 dönemi için 488,28 TL"nin 31.12.2010 tarihinden itibaren, 01.01.2011- 31.12.2011 dönemi için 542,40 TL"nin 31.12.2011 tarihinden itibaren, 01.01.2012- 31.12.2012 dönemi için 575,52 TL"nin 31.12.2012 tarihinden itibaren, 01.01.2013- 31.12.2013 dönemi için 601,20 TL"nin 31.12.2013 tarihinden itibaren, 01.01.2014- 30.09.2014 dönemi için 495,36 TL"nin 30.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine"" şeklinde düzeltilmesine hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.