Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/15900
Karar No: 2022/4118
Karar Tarihi: 27.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/15900 Esas 2022/4118 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/15900 E.  ,  2022/4118 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Kullanım Kadastrosu
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... Anadolu 1. Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasında ... Anadolu 1. Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Kullanım kadastrosu sırasında, ... İlçesi ... Köyü ... mevkii 129 ada 1 parsel sayılı 3.645,72 m2 yüzölçümlü taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir.
    Davacı ... vekili, davacının babası ... Emetiler adına 1962 yılındaki tapulama çalışmaları sırasında tespit edilmiş olan 129 ada 1 parselin daha sonra itiraz davası sonucunda mahkeme kararı ile 2011 yılında orman haline geldiğinden köyde yapılan orman kadastro yönetmeliğinin 30. maddesi çalışması sonucunda LXVIII nolu 2/B blok parseli içerisinde Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığını ve bu işlemin kesinleştiğini, davacının ve ailesinin ... Köyünde 50 yılı aşkın süredir yaşadığını, ancak 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan çalışmada taşınmazın davacının babası, sonrasında da davacı kullanımında olduğu belirtilmiş ise de tutanağın beyanlar hanesinde kullanıcı tespitinin yapılmadığını ileri sürerek tesbite itiraz etmiş ve tapuda davacı kullanımında olduğu şerhi verilmesini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, keşif ve bilirkişi raporlarından dava konusu taşınmazın 1962 yılında ... Köyünde yapılan arazi kadastrosunda 4.560 m2 yüzölçümü ve 153 parsel numarası ile köy tüzel kişiliği adına tesbit edildiği, Hazine tarafından açılan davada ... Kadastro Mahkemesinin 2011/11-15 sayılı kararı ile 1.953 m2'lik kısmın, 2011/8 Esas, 2011/96 Karar sayılı kararı ile taşınmazın 2.607 m2'lik kısmının orman olarak tesciline karar verdiği, kararların kesinleşerek infaz edildiği, daha sonra 2015 yılında 2/B çalışması ile bir kısım yerin orman sınırları dışına çıkartılarak, kullanım kadastrosu yapıldığının anlaşıldığı, kadastro tutanağının edinme sebebi kısmında taşınmazın ... kullanımında olduğu, bu hususta dava açtığı belirtilmişse de ... Kadastro Mahkemesinin dosyasında davacı murisinin müdahil olarak yer almadığı, davanın Hazine ile Köy Tüzel Kişiliği arasında devam edip sonuçlandığı, yapılan keşifte mahalli bilirkişi ve tanık taşınmazın davacı tarafından kullanıldığını ifade etmişlerse de bilirkişi raporlarından taşınmazda uzun yıllardır herhangi bir fiili kullanım bulunmadığı, dava konusu taşınmaza ilişkin davacı veya murisi adına emlak kaydı bulunmadığı, önceki tesbite itiraz dosyasında da davacı tarafın hak iddiasının olmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı kanaatine varıldığından davanın reddine, dava konusu 129 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi 2/B şerhi verilerek ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükme karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; somut olayda, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmalarında davacının zilyetliğinde olmadığı belirlendiğine, taşınmazın boş olup üzerinde herhangi bir yapı veya muhdesat bulunmadığının bilirkişi tarafından bildirildiğine, zilyetlik olgusu davacı tarafça ispat edilemediğine göre yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, davacı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nin 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince, süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de dosya kapsamı incelendiğinde yapılan araştırma ve incelemenin karar vermeye yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafça sunulan muris babası ... tarafından imzalı 04.12.1979 tarihli dilekçede dava konusu taşınmazın geldiği kök 153 parsel sayılı taşınmaz yönünden açılan davaya müdahil talebinde bulunduğu anlaşılmakta olup, bu dilekçe hakkında gereği gibi yöntemince araştırma yapılmamıştır. Kök 153 parsel sayılı taşınmazla ilgili dava dosyası getirtilerek davacının murisi veya davacının dava konusu taşınmaza yönelik davaya müdahele talepleri bulunup bulunmadığı, ilgili dava dosyasında yapılan keşiflerde zilyetlik ve kullanımla ilgili tarafların beyanları bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
    Bununla birlikte; temyize konu iş bu dosya içinde yer alan teknik bilirkişi heyet raporu incelendiğinde; denetlenebilir, gerekçeli ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Raporun bir kısmında uydu fotoğraflarından arazinin zaman zaman kullanılmış olabileceğinin tahmin edildiği, buna gerekçe olarak taşınmazın komşu kullanılmayan arazilerle aynı nitelikte olmadığı, üzerinde odunsu otsu bitkilerin bulunmadığı tesbitine yer verildiği, ancak aynı raporun içinde bu kez uydu fotoğraflarından yola çıkılarak taşınmazda 15 seneden beri herhangi bir kullanım bulunmadığı şeklinde tesbit bulunduğu sabittir. Rapordaki çelişkili tesbitler giderilmeksizin karar verilmesi hatalı olduğu gibi yapılan keşifte dinlenen dava konusu taşınmazın kullanımına şahit olan tanıklara hangi tarihlerde kullanım olduğu hususu açıklattırılıp netleştirilmemesi de doğru olmamıştır.
    Mahkemece, yukarıda izah edilen eksiklik ve hatalar giderilip müdehale talep dilekçesi ve kök 153 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki dava soyası ile ilgili yöntemince araştırma ve inceleme yapılmalıdır. Dava konusu taşınmaz başında keşif yapılarak, tanıklara hangi tarihlerde kullanım olduğu hususu sorulup açıklatırılarak, daha önceki raporda yer almayan bilirkişilerden oluşacak heyetten önceki raporda yer alan çelişkileri giderecek açıklamalı, denetlenebilir ve gerekçeli rapor aldırılmalı ve oluşacak sonuca göre davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 373/1 maddesi uyarınca kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, karardan bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 27.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi