Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/10107
Karar No: 2010/439
Karar Tarihi: 25.1.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10107 Esas 2010/439 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/10107 E.  ,  2010/439 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava kira bedelinin tahsili için yapılan icra takibine, itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde;dava konusu taşınmazın 1.1.2001 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi ile davalı tarafından kullanıldığını, davalının 13.12.2006 tarihli yazılı tahliye taahhütnamesi ile taşınmazı 1.6.2007 tarihinde tahliye edeceğini taahhüt ettiğini, tahliye tarihinden önce davalıya ihtarname keşide edilip tahliye taahhütnamesindeki şartların teyit edildiğini, ihtarnameye rağmen davalının taşınmazı tahliye etmediği gibi halende kiracı olarak oturduğunu, taahhütnamedeki yükümlülüğünü yerine getirmeyen ve tahliye etmeyen davalı hakkında 6 aylık kira bedelinin tahsili için icra takibi yapıp ödeme emri tebliğ ettirdiğini, davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili ise davacının müvekkiline gönderdiğini iddia ettiği ihtarnamenin müvekkiline tebliğ edilmediğini, davacının taahhütnamedeki edimlerini yerine getirmediğini, belirlenen 50.000.-TL"nin ödenmediğini bu bedel ödendiği takdirde tahliye edeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 1.1.2006 başlangıç tarihli ve 6 yıl süreli kira sözleşmesi ile, 31.12.2006 tarihli tahliye taahhütnamesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira parasının 6.667 DM olduğu ve her üç ayda bir ödeneceği kararlaştırılmıştır. Taraflarca düzenlenen 31.12.2006 tarihli tahliye taahhütnamesinde ise 1.1.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin sona erdiği, taşınmazın tahliyesi için, kiracının taşınmazda 1.6.2007 tarihine kadar kira vermeksizin oturacağı, kiracı taşınmazı tahliye ederken kiracının mağduriyetinin önlenmesi için kendisine 50.000.-TL nin kiralayan tarafından ödeneceği, kiracının başka bir şart ileri sürmeksizin 1.6.2007 tarihinde kiralananı tahliye edeceğini kabul ve taahhüt etmiş ve taahhütname taraflarca imza altına alınmıştır. Bu tahliye taahhüdü şarta bağlı bir tahliye taahhüdü olup
    BK.149.maddesine göre geçerlidir. Tahliye taahhüdünün geçerli olması için şartın gerçekleşmesi gerekir.Olayımızda tahliye taahhütnamesinin düzenlendiği tarihten tahliye tarihine kadar olan süre için kira alınmayacağı ve davacının ödemesi gereken 50.000.-TL nin ödenmesi kiralananın 1.6.2007 tarihinde tahliye edilmesi şartına bağlanmıştır.Davacının tahliye taahhütnamesindeki edimlerinin yerine getirilmesi için davalıya keşide edilen ihtarname usulsüz tebliğ edilmiş ise de davacı kiralayanın böyle bir ihtarname çekme zorunluluğu yoktur.Davalı kiracı taşınmazı taahhüt ettiği tarihte tahliye edip anahtarını kiralayana teslim etmemiştir. Davalı kiracının başka bir yer kiralaması taşınmazın tahliye edildiği anlamına gelmez.Kiralananın tahliyesi için anahtarın teslimi zorunludur.Ancak taşınmaza ait anahtar 10.4.2008 tarihli tutanakla teslim alınmıştır.Bu durumda kiracı taşınmazı taahhüt ettiği 1.6.2007 tarihinde tahliye etmediğinden 31.12.2006 tarihinde düzenlenen tahliye taahhüdünün 1 maddesi hükümsüz hale gelmiştir. Bu nedenle davacının takip talebinde 2006 yılı aralık 2007 haziran aylar arası kira bedelini istemesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. O halde davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporunda belirtilen ve ödenmeyen miktar üzerinden takibin devamına kiralanan tahliye edildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın red edilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün yukarda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.1.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi