12. Ceza Dairesi 2013/29243 E. , 2014/10888 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Hüküm : 1.814,80 TL maddi ve 6.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacılara ayrı ayrı verilmesine
Davacılar vekillerinin 17.07.2012 ve 19.07.2012 tarihli dilekçeleri ile müvekkili davacıların bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldıklarını, yapılan yargılama sonunda üzerlerine atılı suçlardan beraatlerine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hükümler, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağı olan Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2009/532 Esas - 2011/676 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanıkların (davacıların) Cinsel saldırı ve Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından, 29.08.2009 – 08.12.2009 tarihleri arasında tutuklu kaldıkları, yapılan yargılama sonunda beraatlerine hükmedildiği, hükümlerin temyiz edilmeksizin 17.04.2012 tarihinde kesinleştiği, tazminat davalarının davacı ... için 17.07.2012, davacı ... için 19.07.2012 tarihlerinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Davacı ... hakkında kurulan hükme yönelik davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Gerekçeli hükmün davalı vekiline 26.02.2013 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 01.03.2013 tarihli temyiz dilekçesi ile davacı ... yönünden kurulan hükmü temyiz etmediği sadece davacı ... hakkındaki hükmü temyiz ettiği, davalı vekili bilahare 20.03.2013 tarihli ek dilekçe ile davacı ... yönünden de hükmü temyiz ettiğini belirtmiş ise de, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 310. maddesindeki 1 haftalık yasal temyiz süresinden sonra davacı ... hakkındaki hükmü 20.03.2013 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, davalı vekilinin davacı ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
Davacı ... hakkında kurulan hükme yönelik davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin davacının kendi kusuru ile tutuklanmasına neden olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 101 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçütlere uymayıp fazla tayini,
2- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Davacı vekilinin, tazminat davasından önceki tarihli vekaletnameye dayanarak tazminat davası açtığının ve dosya kapsamı itibariyle davacının açılan davadan haberdar olduğuna ilişkin bilgiye rastlanılmadığının anlaşılması karşısında, davacı dinlenilerek vekil ile arasında tazminat davası açılması yönünde vekalet ilişkisinin devam edip etmediği ve dava açılmasına muvafakatının bulunup bulunmadığının araştırılmaması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ve tazminat miktarına, ilişkin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06.05.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.