Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2009/20915 Esas 2010/2532 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/20915
Karar No: 2010/2532
Karar Tarihi: 18.2.2010

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2009/20915 Esas 2010/2532 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2009/20915 E.  ,  2010/2532 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Dava dilekçesinde 18.330 lira ecrimisilin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davada, davacı idare tarafından ilk olarak 2000 yılında , sonra 2001 yılında kiraya verlen arsa (bostan) niteliğindeki taşınmazın, kira süresi sona ermesine rağmen davalı tarafından otopark olarak işgalin sürdürüldüğü belirtilerek 2002 yılı için ecrimisil istenilmiş; mahkemece, taraflar arasında önceye dayanan kira ilişkisi bulunduğu, 2002 yılı için kira artış isteminin davalıya iletildiği böylece davalının kiracılığının kabul edildiği dolayısı ile haksız işgalden söz edilemeyeceği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
    Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bostan (arsa) niteliğinde olduğu ve ilk olarak 2000 yılında daha sonra ise 2001 yılında 1 yıl süreli, otopark ve yağlama yıkama yeri olarak davalıya kiraya verildiği, 2002 yılı için ise kira parasının artırılmış haliyle yenilenmesi için davalıya bildirimde bulunulduğu ancak, davalının kira sözleşmesi yapmak için davete icabet etmediği uyuşmazlık konusu değildir.
    Kural olarak iki tarafa borç yükleyen akitler (alım-satım; kira gibi) tarafların icap ve kabulleriyle gerçekleşir. Nitekim somut olayda da 2000 ve 2001 yılları için kira sözleşmesi bu şekilde kurulmuştur. 2002 yılında kira sözleşmesinin yapılması için davacı idare davalıya 12.12.2001 tarihli bildirimle icap"ta bulunmuş fakat davalı, bu davete icabet etmemiş, kira sözleşmesini yapmamıştır. Taşınmazın niteliği (arsa-bostan) gözetildiğinde kira sözleşmesinin 6570 sayılı yasa kapsamında olmadığı ve kendiliğinden kurulabileceği dikkate alındığında ancak tarafların yeni iradelerini ortaya koymaları halinde sözleşmenin kurulabileceği, davalının bu yönde bir irade beyanında olmadığı böylece kira sözleşmesinin 31.12.2001 tarihi itibariyle son bulduğu ve 2002 yılı için gerçekleşmiş geçerli bir kira sözleşmesinin olmadığı, davacı Vakıfların davalıya ilettiği bildirimin icap"tan öte bir anlam taşımadığı böylece (varsa) mevcut kullanımın haksız işgal niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu davanın reddi bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.