(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2013/6728 E. , 2013/11172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine, Orman Yönetimi ve davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, asliye hukuk mahkemesinde açmış olduğu davada, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... Köyünde yer alan taşınmazlar hakkında evvelce davalılar tarafından adlarına tescil istemi ile dava açıldığı, taşınmazların ormandan açma ve orman sayılan yerlerden olduklarının belirlenmesi üzerine davanın takip edilmeyerek açılmamış sayılmasına karar verildiğini ileri sürerek, bu yerlerin orman niteliğinde Hazine adına tapuya tescilleri ile davalıların elatmasının önlenmesini istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, yörede genel arazi kadastrosuna başlanarak çekişmeli yerler hakkında 101 ada 30, 32; 127 ada 1 ve 113 ada 30 ve 52 parseller altında tutanak düzenlenmesi üzerine mahkemece görevsizlik kararı verilerek dava dosyası kadastro mahkemesine aktarılmıştır.
101 ada 30 sayılı parsel 4220 m2 yüzölçümünde tarla niteliğinde 198 numaralı vergi kaydı,
101 ada 32 sayılı parsel 2173 m2 yüzölçümünde tarla niteliğinde 199 numaralı vergi kaydı,
127 ada 1 sayılı parsel 555.33 m2 yüzölçümünde ahır, ambar ve arsası niteliğinde belgesizden,
113 ada 30 sayılı parsel 2876m2 yüzölçümünde tarla niteliğinde 48 ve 49 numaralı vergi kayıtları,
113 ada 52 sayılı parsel 6617 m2 yüzölçümünde tarla niteliğinde 48 ve 49 numaralı vergi kayıtları uygulanarak malik hanesi boş bırakılmak suretiyle tesbit görmüştür.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 101 ada 30 ve 32 sayılı parsellerin orman niteliğinde Hazine adına, 127 ada 1, 113 ada 30 ve 52 sayılı parsellerin ise payları oranında Arslan Yüksel mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, karar Hazine, Orman Yönetimi ve davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itirazdan kaynaklanmaktadır.
Yörede 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış, temyize konu davanın varlığı nedeniyle kesinleşmemiştir.
1) Orman Yönetiminin temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 113 ada 30 ve 52 sayılı parseller ile 127 ada 1 sayılı parselin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, Orman Yönetiminin temyiz itirazları reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davalı ..."in temyiz itirazları yönünden; mahkemece 101 ada 30 ve 32
parsellerin orman içi açıklığı olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da bu parsellere komşu olan 31, 34, 35, 38, 39, 40, 41, 42 ve 129 sayılı parsellere ait tutanaklar getirtilerek çekişmeli taşınmazların orman içi açıklığı niteliğinde olup olmadığı denetlenmemiştir.
3) Hazine ise, çekişmeli taşınmazların tamamını temyiz konusu etmektedir. Yukarıda 2. numaralı bentde açıklanan hususlar Hazine temyizi açısından da geçerlidir. Bundan ayrı, davalılar adına tescile karar verilen 127 ada 1; 113 ada 30 ve 52 sayılı parseller yönünden de mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Davalılar, kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle zilyetliğe dayanmaktadır. Zilyetlik maddi bir olgu olup, bunun tanık dahil her türlü delille kanıtlanması gerekir. Salt yerel bilirkişi anlatımı hükme dayanak alınamaz. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların her birinin zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; taraflardan tanıkları sorulup, H.M.K"nun 259 ve 261. maddeleri gereğince taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; dava tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacılar yanında, önceki bayiiler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp; aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükümleri gözönünde bulundurularak sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak kurulun hüküm usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Yukarıda iki ve üç numaralı bentde açıklanan nedenlerle; davalı ... ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde gerçek kişiye iadesine 05/12/2013 günü oy birliği ile karar verildi.