Esas No: 2022/725
Karar No: 2022/4279
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2022/725 Esas 2022/4279 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda, taşınmazların davalıların adına tescil edilmesi nedeniyle, davacı tarafından tapu iptali ve tescil, tazminat davası açılmıştır. Ancak davacının hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Daha sonra, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, davacının taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, istinaf taleplerinin gerekçe yönünden kabulüne ve esasa ilişkin istinaf nedenlerinin reddine karar vermiştir. Mahkeme kararında, davacının hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine hükmedilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi ve 6292 sayılı Tapu Kanunu'nun ilgili maddeleri kararda yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Tazminat
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulüne, esas yönünden reddine, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sırasında, Sakarya ili Kaynarca ilçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 115 ada 20 parsel sayılı 2.583,26 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bu bahçenin 1995 yılından ve kargir ev ve ahırın 1998 yılından 31.12.2011 tarihine kadar ... oğlu ... kullanımında olup hala kendisine ait olduğu şerhi yazılarak, bahçe vasfıyla Maliye Hazinesi adına 18.04.2013 tarihinde tespit edilmiş, bilahare itiraz üzerine 08.04.2014 tarihinde itirazlı yerlerin tescili yoluyla Maliye Hazinesi adına tescil edildikten sonra 6292 sayılı Kanun uyarınca 07.05.2015 tarihinde 1/4'er hisse ile ... oğulları ..., ..., ... ve ... kızı ... ...’a satılarak bu kişiler adına tescil edilmiş ve taşınmaz üzerindeki kargir ev ve ahırın ... çocukları ..., ..., ...’e ait olduğu şerh verilmiş; aynı çalışma alanında bulunan 175 ada 1 parsel sayılı 17.784,34 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bu parsel üzerindeki fındık bahçesinin 1996 yılından 3.12.2011 tarihine kadar ... evlatları ..., ..., ...'ün kullanımında olup hala kendilerine ait olduğu şerhi yazılarak, bahçe vasfıyla Maliye Hazinesi adına 09.04.2013 tarihinde tespit edilmiş, bilahare itiraz üzerine 08.04.2014 tarihinde itirazlı yerlerin tescili yoluyla Maliye Hazinesi adına tescil edildikten sonra 6292 sayılı Kanun uyarınca 28.07.2015 tarihinde 1/4'er hisse ile ... oğulları ..., ..., ... ve ... kızı ... ...’a satılarak bu kişiler adına tescil edilmiş, bilahare ... hissesini 03.06.2016 tarihinde ... ...’a, ... hissesini 26.10.2016 tarihinde ...’ye, ... ise hissesini 18.12.2020 tarihinde ... ...’ya satmıştır.
Davacı ..., davalıların muris ... ...’ün oğlu ... ...’ün mirasçıları olduklarını, muris ...’in 1997 yılında vefat ettiğini, dava konusu 115 ada 20 ve 175 ada 1 parsellerin ve katlı evin davalılar adına yazıldığını, murisin kızı ... ... tarafından Kadastro Mahkemesinde açılan dava neticesinde muris adına olan yerin davalılar ve ... ... adına yazıldığını, taşınmazın ... ... mirasçıları adına yazılması gerektiğini, muris adına olan taşınmazların tümünün m2'sinin 20.367 m2 olduğunu, her bir mirasçıya 3.394 m2 düşmesi gerekirken davalılara 15.279 m2 düştüğünü, davalıların fazladan 11.879 m2 kullandıklarını, bu miktardan davacıya düşen miktarın ise 2.969 m2 olduğunu, davalıların 175 ada 1 parseldeki hisselerini ... ..., ... ve ...’ye sattıklarını, 115 ada 20 parselin üzerinde olan evin muris ...'e ait olduğunu ileri sürerek, bu evin kullanılması nedeniyle 1997-2016 yılları arası için kira bedeli hesaplanarak 1/6 ya karşılık gelen bedelin davacıya ödettirilmesi, 175 ada 1 parselin de yine 1997 yılından satış tarihi olan 2016 yılına kadar üzerindeki fındıkları toplayıp satan davalı ...’ten fındık bedelinin 1/6 sının tahsili, 115 ada 20 parsel taşınmazın 1937 m2 olan ve davalılara düşen kısmının tapusunun iptali ile davacı adına tescili, eksik kalan 1000 m2 araziyi sattıklarından satış bedelinin davacıya ödenmesi istemiyle dava açtıktan sonra, 09.03.2017 tarihli dilekçesiyle, davacının 115 ada 20 parsel için davalılar adına kayıtlı 3/4 hisseden kendi payına düşen 3/24 hisseyi, 175 ada 1 parsel için ise davalıların taşınmazdaki paylarını sattıklarından davacının payı olan 3/24 hisseye karşılık gelen rayiç değerin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsilini talep ettiğini açıklamış ve davacı vekili 22.02.2018 tarihli celsede, fındıklar ve evin kira bedeline ilişkin taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin talebinin kısmen kabul kısmen reddine, davacı vekilinin istinaf taleplerinin gerekçe yönünden kabulüne, esasa ilişkin istinaf nedenlerinin reddine, Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/234 Esas, 2018/82 Karar sayılı 10.05.2018 tarihli kararının gerekçesi yönünden HMK'nin 353/(1)-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 44.40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 36.30 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 09.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.