14. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15925 Karar No: 2012/1240 Karar Tarihi: 01.02.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15925 Esas 2012/1240 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2011/15925 E. , 2012/1240 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.02.2010 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
Dava, eser bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir. Davalı vekili, müvekkili firmanın, ihraç firması olan ... Ltd. ile davacı firma arasında aracılık yaptığını, davacı firmanın ürünlerinin numune özelliklerine uygun olmayıp ayıplı çıktığını ve iade edildiğini, bir kısım siparişlerin iptal edildiğini, iade faturaları düzenlendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Eserdeki ayıbın ne olduğu ve iş sahibinin hakları Borçlar Kanununun 360. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre şayet meydana getirilen eser iş sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya sözleşmede kararlaştırılan koşullara aykırı ise o eser ayıplıdır. Eserin ayıbı halinde iş sahibi ayıba karşı tekeffülden doğan hakları olan; eseri kabulden kaçınma, ayıplı işten uygun bir bedel indirimini veya ayıpların giderilmesini isteme yetkisine sahiptir. Kuşkusuz eserin açık veya gizli ayıplı olması durumunda Borçlar Kanununun 359 ve 362. maddelerinde öngörülen ayıp ihbarının iş sahibi tarafından yapılması gerekir. Bu genel anlatımlardan sonra somut olaya gelince; Mahkemece, hükmün gerekçesinde "...davalı vekilinden ayıpla ilgili delillerini sunması istendiği, davalı vekilinin bu yönde delil sunmadığı..." belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Halbu ki; dosya arasındaki 16.09.2010 tarihli delil dilekçesinde davalı on ayrı başlık halinde delillerini sunmuş, bu deliller arasında ihtarname ve iade faturaları ile numune örnekleri de yer almıştır. Söz konusu deliller bir klasör halinde dosya içerisinde yer almaktadır. Mahkemece yapılması gereken iş; söz konusu delil listesindeki tüm delilleri ve bu arada ayıplı olduğu belirtilen numune örnekleri ile ihtarname ve iade faturalarını da yukarıda değinilen Borçlar Kanunu 359 ve devamı maddeleri uyarınca tartışmak, gerekirse numuneler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırmak, oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır. Eksik araştırma ve inceleme sonucu ve bilhassa davalının ayıpla ilgili delillerini dosyaya sunmadığından bahisle davanın kabulü doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 01.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.