17. Hukuk Dairesi 2015/1147 E. , 2015/10541 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İstanbul(Kapatılan) Anadolu 20.Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ :17/06/2014
NUMARASI :2014/200-2014/259
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkiline ait ve davalı şirkete kasko sigortalı olan.... plakalı aracın 13.12.2012 tarihinde tek taraflı kaza yaparak hasarlandığını, hasar bedeli 5.879,92 TL. ile tespit masrafı 445- TL. olmak üzere toplam 6.324,92-TL.nin kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı E.. A.. vekili, hasarın davacı iddiasındaki şekilde oluşmadığı, aracın Tramer sorgusundan, 29.01.2012 ve 30.03.2012 tarihlerinde ön kısımlarından komple hasar aldığının belirlendiği, dava konusu hasara ilişkin olay yeri fotoğraflarının olmadığı, olay sonrası polisin aranmamış olması ve olay mahallinde hasar izine rastlanmadığı, bu nedenle hasarın başka yer ve zamanda oluşmuş olabileceği ve asıl kazanın gizlenerek TTK.1292. md.deki rizikoyu ihbar yükümü ihlal edilmiş olduğundan sigortadan kaynaklanan hakların kaybedildiği, ispat yükünün davacı sigortalıya geçtiği ve müvekkilinin temerrüdünün söz konusu olmadığını savunmuştur.
Mahkemece, dava kabul edilmiş, araçtaki hasar için 4.829,21- TL., yedi günlük araç kiralama bedeli 1.050,00 TL. ve tespit masrafı 445,00 TL. olmak üzere toplam 6.324,92 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava kasko sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat talebine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinden mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın, davacı yanca davadan önce yaptırılmış olan tespit raporuna dayanılarak hüküm tesis edilmiş olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK"nın
266.maddesi hükmüne göre "Mahkemece, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi veya kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir."
Dava konusu olayda gerek hasar miktarının gerekse aracın onarım süresinin, konusunda uzman bilirkişilerce tespit edilmesi gerekir. Davacı aracında meydana gelen gerçek zarar miktarının belirlenmesi hususunda mahkemece inceleme yaptırılmadan, davacının tek taraflı olarak yaptırdığı tespit raporundaki hasar miktarı ve onarım süresi hükme esas alınmıştır.
Mahkemece, aracın daha önce 29.01.2012 ve 30.03.2012 tarihlerinde ön kısımlarından komple hasar aldığı yönündeki davalı iddiası araştırılmamış, araca ait önceki hasar dosyaları getirtilmemiştir.
Ayrıca mahkemece, kasko poliçesindeki ikame araç bedeli (asistans) klozunun limitinin ve kaç gün araç kiralama bedelinin poliçe (teminat)kapsamında olduğu hususunun da araştırılmadığı görülmüştür.
Eksik inceleme ile karar verilemez.
Bu durumda mahkemece,aracın önceki hasarlarına ilişkin hasar dosyaları getirtilerek, İTÜ veya KGM fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek, hasar konularında uzman bilirkişilerden, tüm dosya kapsamına göre, araçta dava konusu olaydan önce oluşan hasarların dava konusu kazayla uyumlu olup olmadığı, önceki kazalara ilişkin olarak onarım yapılıp yapılmadığı, araçta dava konusu kaza sebebiyle oluşan gerçek hasar durumu, aracın onarım süresi ve bu doğrultuda ikame araç bedelinin tespiti hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak, ve ayrıca kasko poliçesinde asistans klozu bulunduğu anlaşılmakla poliçedeki bu teminatın limitinin, kaç gün üzerinden araç kiralama bedelini kapsadığının da araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi ve yargılama sonucunda davacı lehine hasar bedeline hükmedilmesi durumunda, dava dilekçesinde faiz talebi olduğu gözetilerek davalı sigorta yönünden faiz başlangıç tarihinin tespiti
ile bu tarihten başlamak üzere faize hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.