Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6544
Karar No: 2013/11095

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/6544 Esas 2013/11095 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı Hazine, bir taşınmazın orman sınırları içinde iken 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescilinin talebiyle dava açtı. Mahkeme, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi gereğince davanın reddine karar verdi. Ancak, Hazine'nin davadan vazgeçmesi gerektiği ve bu nedenle mahkeme kararının bozulmasına karar verildi. Gerekçe olarak, 6292 sayılı Kanunun vazgeçme hükmüne dikkat çekildi ve yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılması gerektiği belirtildi. Detaylı kanun maddeleri ise şöyle:
- 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi: Tapuda kişiler adına kayıtlı olan taşınmazların Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kayıtlarının bedel alınmaksızın geçerli kabul edileceği ve bu nitelikteki taşınmazların hakkında dava açılmayacağı hükmü yer almaktadır.
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 307. maddesi: Davacının davadan vazgeçmesine ilişkin hükümleri düzenlemektedir.
20. Hukuk Dairesi         2013/6544 E.  ,  2013/11095 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVALILAR : ... - ...

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Yörede 1972 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... Köyü, ... parsel sayılı 19500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Mart 1955 tarih ... numaralı tapu kaydı nedeniyle davalılar miras bırakanı adına tesbit ve tescil edilmiştir.
    Davacı Hazine, taşınmazın orman sınırları içinde iken 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescili talebiyle dava açmıştır.
    Mahkemece 5841 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi gereğince 10 yıllık süre geçtiğinden davanın reddine dair verilen karar, Hazine tarafından temyiz edilmekle Dairenin 29.11.2011 tarih ve 2011/9398 - 13631 sayılı kararıyla "14/03/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Kanunun 2. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin üçüncü fıkrasına eklenen "Bu hüküm, iddianın ve taşınmazın niteliği ile devlet ya da diğer kamu tüzel kişilikleri olsa dahi, tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır" hükmü ve 5841 sayılı Kanunun 3. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 10. maddesindeki (Bu Kanunun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır.) hükmü, Anayasa Mahkemesinin 12/05/2011 gün ve 2009/31-77 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı 23.07.2011 gün 28003 sayılı Resmî Gazetede yayımlanmıştır. Değinilen yönler gözetilerek, davacı Hazine tarafından çekişmeli taşınmazın, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki orman sayılan yerlerden olduğu iddiasında bulunulduğu ve bu tür iddiaları içeren davalarda, yargısal uygulamada istikrar kazandığı üzere, 10 yıllık hak düşürücü süre ile bağlı kalınmaksızın her zaman dava açılabileceği gibi, hak düşürücü sürenin geçtiği de ileri sürülemeyeceğinden (H.G.K.’nun 21.02.1990 gün ve 1989/1-700-101, 05.05.1999 gün ve 1999/1-302 -258, 05.05.1999 gün ve 1999/1-304 -260, 30.06.1999 gün ve 1999/1-544-561, 22.03.2000 gün ve 2000/1-209-180, 27.02.2002 gün ve 2002/1-19-97, 09.06.2004 gün ve 2004/1-335-354, Yargıtay 7. H.D."nin 09.12.2006 gün ve 2006/4206-4268, 14. H.D."nin 11.03.2008 gün ve 2008/1911-3034 ve 20. H.D."nin 03.04.2008 gün ve 2008/1564-5261 sayılı kararları) mahkemece işin esası incelenerek toplanacak delillere göre bir karar verilmesi gerekir (H.G.K."nun 08.06.2011 gün ve 2011/1- 361 E. ve 2011/390 sayılı kararı)" gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi uyarınca usûlden reddine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından 6292 sayılı Kanunun 9/2. maddesi gereğince durma kararı verilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1986 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Tapulu 2/B alanlarına ilişkin olarak 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, "Tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır. Ancak, bu kararlardan infaz edilerek tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmazlar ise, ilgilileri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl içinde idareye başvurulması hâlinde, bedelsiz olarak önceki kayıt maliklerine veya kanuni mirasçılarına iade edilir." hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda; Hazine, tapuda gerçek kişiler adına kayıtlı olan taşınmazın 2/B madde kapsamında kalması nedeniyle tapu kaydının iptalini istediğine göre, 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesinin uygulanacağı ve buna göre; Hazinenin açılan davadan vazgeçmiş sayılacağı kanunun âmir hükmü gereğidir. Buradaki vazgeçme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi ve devamında düzenlenen teknik anlamda bir "davadan feragat" olmayıp, kanundan kaynaklanan ve davalının rıza ve muvafakatının da aranmadığı, kendine özgü (davanın geri alınması niteliğinde) bir vazgeçmedir. Ayrıca, 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca sonuçlandırılacak bu tür davalarda, yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılması, taraflar leh ve aleyhine vekâlet ücreti takdir edilmemesi gerekmektedir. Bu nedenlerle mahkemece, davacı Hazinenin 6292 sayılı Kanun gereğince davadan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bozma kararına yanlış anlam yüklenerek davanın usûlden reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 03.12.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi