Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10990
Karar No: 2013/2624
Karar Tarihi: 18.02.2013

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2012/10990 Esas 2013/2624 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2012/10990 E.  ,  2013/2624 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    Dava; 23.08.2001 tarihindeki iş kazasında yaşamını yitiren sigortalı ... haksahibi kardeşinin manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece; davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden,davaya konu olay akabinde Kurumun yaptığı iş kazası tahkikat netecisine dair dosyada bir kaydın olmadığı,aynı olay nedeniyle ve aynı davalılar aleyhine ölen sigortalının annesi, babası ve kardeşi ... öncesinde açtıkları maddi ve manevi tazminat davalarının bulunduğu,öncesinde açılan bu davalardan maddi tazminata ilişkin olanında 10.02.2006 tarihinde karar verildiği,haksahiplerinin farklı zamanlarda açtıkları manevi tazminat davaları bakımından mahkemenin 09.09.2008 tarihli birleştirme kararı ile işbu dava ile ölenin anne,baba ve kardeşi Sultan"ın açtığı manevi tazminat davalarını önce birleştirdiği,sonrasında ise birleştirilen davada tanık olarak gösterilen ... yurt dışında olduğu ve yargılamanın uzayacağı gerekesi ile 28.01.2009 tarihli karar ile davaların tefrik edildiği,zararlandırıcı olaya dair alınan 23.10.2010 tarihli kusur raporunda %75 oranında ölen sigortalıya kusur atfedilirken %25 oranında da davalılardan ..."un kusurunun bulunduğu belirtildiği.Yine aynı olaya dair ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 13.05.2011 tarihli kusur raporunda net bir durumun ortaya konulmayıp özetle "aracı kim kullanıyorsa kusurun tamamının da bu kişide olacağının" belirtildiği anlaşılmıştır.
    İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işverenin,işçilerin sağlığını ve işgüvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak,bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanununun 77.maddesinin açık buyruğudur.
    Ayrıca Anayasanın 141.maddesine göre,"Devlet,yargının basit,çabuk ve ucuz gercekleşmesi için gerken tedbirleri almak zorundadır" hükmünü içerir.Bu bakımdan usül ekonomisi Anayasada ayrıca düzenlenmiş olup buna aykırılık esasında Anayasaya aykırılık teşkil edecektir.Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesi de yine mahkemelerin makul sürede karar vermeleri hükmünü düzenleyerek bir yönüyle yargılamanın basit,cabuk ve ucuz yürütülmesi anlamına gelen usül ekonomisinin önemini göstermiştir.Tabiki yargılama neticesinde esas olanın doğru karar vermek olduğunun belirtilmesi izahtan vareste bir husustur.Bu yönüyle usul ekonomisinden kastedilen ne pahasına olursa olsun hızlı karar vermek değildir.
    Somut olayda;yukarıda içeriği özetlenen dosya kapsamından zararlandırıcı trafik kazası olayına dair doğrudan görgüsü olan tanıkların bulunmadığı,olayın taraflarca iki tür anlatımının olduğu,birinci anlatımda araç sürücüsünün ölen sigortalı Mustafa olduğunun belirtilmesine karşılık diğer anlatımda sürücünün davalılardan Çapan olduğunun belirtildiği, işbu dosyada sağlıklı değerlendirme yapmaya elverişli verilerin bulunmayıp öncesinde bir takım haksahiplerinin açtıkları maddi ve manevi tazminat davası dosyalarında olaya dair delillerin olabileceğinin değerlendirildiği,kaldıki bu durumu teyit eder şekilde 23.10.2010 tarihli kusur raporunda olay yeri fotoğrafları dahil kazaya dair tutanaklar ve sair kayıtlar"ın bulunduğundan bahsedildiği, bu kapsamda da olayın oluşuna dair farklı anlatımlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ayrıca bilirkişilerce yapılan kusur değerlendirmesinin oluşa uygun olup olmadığının denetlenmesi bakımından bulunması gereken tüm delillerin dosyaya eklenmeyerek eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Bunun yanında aynı olaya dair olup yargılama aşamasında önce birleştirilmesine sonrasında ise tefrikine karar verilen haksahipleri ölen .... annesi,babası ve kardeşi Sultanın açtığı manevi tazminat davasının işbu davadan tefrikine karar verilmesi de her iki dava arasındaki hukuki ve fiili bağlantıya göre usul ekonomiside gözetildiğinde isabetli olmamıştır.
    Bu açıklamalardan olarak yapılacak iş; öncelikle işbu dava ile bağlantısı bulunan haksahipleri ......,..... davacı olduğu manevi tazminat davasını eğer bu davada karar verilmemiş ise aradaki hukuki ve fiili irtibata göre usul ekonomisi de gözetilerek davaların birleştirilmesine karar vermek, sonrasında ise denetime elverişlilik açısından kazaya dair delillerden olan olay yeri inceleme tutanağı, otopsi raporu, davalı ... hakkında düzenlenen adli rapor ve özellikle kaza sonrası aracın durumuna ilişkin resimlerinde içinde bulunduğu delilleri karar verilecek bu dosya kapsamına dercetmek, bu deliller kapsamından araç sürücüsünün tespitinin tıbben ve teknik olarak mümkün olup olmadığına ilişkin konusunda uzman tıp doktoru ile trafik ve iş güvenliği uzmanlarından oluşacak bir heyete konuyu yeniden inceletmek, verilen raporu dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar vermekten ibarettir.
    O halde,davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi