Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/183
Karar No: 2019/1392
Karar Tarihi: 13.02.2019

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/183 Esas 2019/1392 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın polis memurlarına kendisini farklı bir kişi olarak tanıtması ve bu kişinin kimlik bilgileri ile suç tutanağı tanzim edilmesine sebebiyet vermesi nedeniyle \"Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması\" suçundan hüküm kurulması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşabilmesi için, belgeye dayanak oluşturan bilginin yalan beyan olmaması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'nin 58, 268/1, 206 ve 53.
11. Ceza Dairesi         2017/183 E.  ,  2019/1392 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nin 58. maddesi hükümlerinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşabilmesi için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekir. Yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, bu beyana rağmen görevlinin, beyan edilen hususların doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu hallerde, belgeye dayanak oluşturan bilgi yalan beyan olmayıp, görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğundan, yine beyan olunan bilgiler ilgili memur ya da makamın başkaca araştırma yapmasını, belge incelemesini gerektirirse veya yalan beyan üzerine memurun kandırılamaması neticesinde doğru şekilde belge oluşturulması durumunda anılan suçun oluşmayacağı açıktır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 268. maddesinde tanımlanan, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşabilmesi için, failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanarak başkası hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını sağlaması gerektiğidir, bu hüküm ile 5237 sayılı TCK’nin 206. maddesinde düzenlenen suç arasındaki fark daha önce işlenmiş ve soruşturma ya da kovuşturmaya konu olmuş bir suçun işlenmiş olma şartıyla failin kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanmasıdır.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; hırsızlık suçunun şüphelisi olarak yakalandığında hakkında soruşturma yapılmasını engellemek amacıyla polis memurlarına kendisini ağabeyi "... " olarak tanıtıp, bu kişinin kimlik bilgileri ile suç tutanağı tanzim edilmesine sebebiyet veren sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nin 268/1. maddesinde öngörülen "Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç niteliğinde hataya düşülerek resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca sonuç ceza bakımından kazanılmış hakları saklı tutulmak suretiyle BOZULMASINA, 13.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi