Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/8485 Esas 2021/10300 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/8485
Karar No: 2021/10300
Karar Tarihi: 19.10.2021

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/8485 Esas 2021/10300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde görülen bir uyuşturucu madde ticareti davasında sanık mahkum edilmiştir. Ancak temyiz başvurusu sonucunda hüküm bozulmuştur. Temyiz başvurusu kabul edilirken;
- Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı olduğu durumlarda failin lehine olan kanun uygulanması gerektiği hatırlatılmıştır.
- Sanığın savunmasında bahsi geçen diğer kişiler hakkındaki soruşturmanın akıbetinin araştırılması gerektiği ifade edilmiştir.
- Tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği belirtilmiştir.
- Adli Tıp giderinin yaş küçük sanığa yargılama gideri olarak yükletilmemesi gerektiği hatırlatılmıştır.
***Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi
- 6545 sayılı Kanun'un TCK'nın 188/3. maddesi üzerinde yaptığı değişiklik
- Türk Ceza Kanunu'nun 192/3. maddesi
10. Ceza Dairesi         2020/8485 E.  ,  2021/10300 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesindeki “Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” hükmü uyarınca, 21/06/2014 olan suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanığın lehine olan 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki TCK’nın 188/3. maddesi uyarınca “beş yıldan on beş yıla kadar hapis cezası” şeklindeki düzenlemeye göre temel cezanının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve sanığın aleyhine olan 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten sonraki haliyle TCK’nın 188/3. maddesinin uygulanarak temel hapis cezası on yıl olarak belirlenmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    2-Sanığın savunmasında suç konusu uyuşturucu maddelerin ... ve ..."e ait olduğunu belirttiği, bu şahıslar hakkındaki soruşturmanın akıbetinin araştırılması, dava açılmış ve derdest ise aralarındaki bağlantı nedeniyle her iki davanın birleştirilmesi, hüküm verilmiş ve kesinleşmiş ise dava dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin temyiz denetimine olanak verecek şekilde dosya içine konulması, tüm deliller birlikte değerlendirilip sanık hakkında TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    3- Yaşı küçük sanık hakkında Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu"nun hazırladığı rapor sebebiyle Adli Tıp gideri olarak hesaplanan bedelin yaşı küçük sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 19/10/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.