Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/11198
Karar No: 2013/21060
Karar Tarihi: 10.9.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/11198 Esas 2013/21060 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı bir emlak komisyoncusudur ve davalıya bir ev göstermiştir. Sözleşme yapılmış ve davalı evi satın almıştır ancak sözleşmede belirtilen %6lık tellallık ücretini ödememiştir. Davacı, icra takibine başlamış ancak davalı haksız olarak itiraz etmiştir. Davacı, haksız itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatı talebiyle dava açmıştır. Davalı ise sözleşmenin doğru olmadığını ve başka bir emlak komisyoncusuyla çalıştığını iddia etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş ve davalı temyiz etmiştir. Yapılan incelemede, sözleşme gereği davalının %6lık tellallık ücretini ödemesi gerektiği ancak cezai şartın fahiş olması nedeniyle indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sair temyiz itirazları reddedilmiş ve hüküm davalı yararına BOZULMUŞTUR. Borçlar Kanunu'nun 404. ve 161/son maddeleri detaylı şekilde açıklanmalıdır.
13. Hukuk Dairesi         2013/11198 E.  ,  2013/21060 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, emlak komisyoncusu olduğunu, davalının talebi üzerine satılık olan villayı gezdirdiğini, tellallık ücreti için 07.03.2011 tarihli sözleşme imzalandığını, davalının taşınmazı satın aldığını fakat taşınmazın değerinin %6"sı olan tellallık ücretini ödemediğini ve bu ücretin tahsili için yapılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek haksız itirazın iptaline ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, ev almak için dava dışı bir emlak komisyoncusu ile sözleşme imzaladığını, internet ortamında gördüğü ilan üzerine davacıyı aradığını, telefon görüşmesi sonrasında taşınmazı görmek için yola çıktığını, davacının arabasını takip ederek satılık olan taşınmaza geldiğini, davacıya bu yeri gördüğünü söylemesi üzerine davacının bir daha gezelim dediğini, sözleşme imzalatmak istemesi üzerine itiraz ettiğini, sözleşmenin prim almak için imzalatıldığını ve hukuki geçerliliğinin olmadığını beyan etmesi üzerine sözleşmeyi imzaladığını, sözleşmenin dürüstlük kuralına aykırı olarak imzalatıldığını, satış ile ilgili işlemlerin başka bir emlak komisyoncusu tarafından yapıldığını ve ücretinin ödediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Her ne kadar mahkemece, yer gösterme sözleşmesi imzalanmasına rağmen davalı tarafından davacı emlakçı devre
    dışı bırakılarak taşınmazın satın alınması nedeniyle ödenmesi gereken %6 komisyon bedelinin tahsiline karar verilmiş ise de; Taraflar arasında Borçlar Kanununun 404. maddesine uygun olarak yazılı şekilde yapılmış olan 07.03.2011 tarihli yer gösterme sözleşmesi gereğince, davalı tarafından taşınmazın satış bedelinin %3’ü+KDV oranında tellaliye ücretinin ödenmesinin taahhüt edildiği anlaşılmaktadır. Davalının, davacı komisyoncuyu devre dışı bırakarak taşınmazı satın almış olması nedeniyle sözleşmede öngörülen ve dava konusu yapılan satış bedelinin %6’ü + KDV oranında tellallık ücretinin %3’ü, davalı alıcı tarafından ödemesi gereken tellallık ücreti olup, davalının alıcı sıfatıyla sözleşme gereğince üstlendiği ücreti ödemekle yükümlü olduğunda duraksama olmamalıdır. Bunun dışında satış bedelinin geri kalan %3’ü oranındaki kısmının ise cezai şart niteliğinde bulunduğunun kabulü gereklidir. Davalı tacir olmadığından, BK.nun 161/son maddesi gereğince cezai şartın fahiş olması halinde ise tenkisi gereklidir. Ceza koşulunun fahiş olup olmadığı, tarafların iktisadi durumu, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber, borçlunun borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle sağladığı menfaat, kusur derecesi ve borca aykırı davranışın ağırlığı ölçü alınarak tayin edilmeli ve hüküm altına alınan ceza miktarı, hak, ... ve nesafet kurallarına uygun olarak tespit edilmelidir. Dava konusu olayda, tüm bu olgular dikkate alındığında, cezai şartın fahiş olduğunun kabulü gerekir. O halde, davacı komisyoncuyu devre dışı bırakarak taşınmazın satın alınması nedeniyle sözleşmede öngörülen ve dava konusu yapılan satış bedelinin %6’sı+KDV oranındaki ücretinden %3’nün ödenmesinin yanında geri kalan %3’ü oranındaki cezai şarttan da BK".nun 161/son maddesi gereğince indirim yapılarak davalının sorumlu tutulması gerekirken, mahkemece az yukarıda açıklandığı gibi yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.l603.00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.9.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi