12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10414 Karar No: 2021/4676 Karar Tarihi: 08.06.2021
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/10414 Esas 2021/4676 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2019/10414 E. , 2021/4676 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya içeriğine göre, gündüz vakti meskun mahal dışı 5.5 metre genişliğinde iki yönlü stabilize köy yolunda sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında viraja geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi üzerine yolun sağında park halinde duraklayan katılanların bulunduğu motosikletin arka kısmına kendi aracının ön kısımları ile çarpması şeklinde meydana gelen ve bir katılanın ağır derece kemik kırığı ile, dört katılanın ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin nitelikli şekilde, 4 kişinin ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, açıklanan gerekçeye göre; Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi; Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine, “Sanığa verilen 5 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine, TCK"nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 150 tam gün olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesine göre sanığın ekonomik durumu ve şahsi halleri gözetilerek günlüğü takdiren 20 TL den paraya çevrilerek 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.